Bir ses önce gövdeye yürür
kavurur ateşli elleriyle zamanın sözsüz bilincini.
Karşılaşmak telaşına dönüşür
bir parça tutkunun dişil bedeninde.
Her mevsimin güzünde, kalbini rüzgârla çizer,
onarır kalbini kör bir jiletle.
Koşarak gelir mısır tarlalarından
beni koyup koyup gitme
ne olursun
durduğun yerde dur
kendini martılarla bir tutma
senin kanatların yok
düşersin yorulursun
Devamını Oku
ne olursun
durduğun yerde dur
kendini martılarla bir tutma
senin kanatların yok
düşersin yorulursun
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta