Düş ikliminden çıktık
Ardımızda bahar yağmurunun bereketi
Ciğerimizde ölüm acısı
Tek tek tükettik kurşun tanelerini
Yalnızlığın üzerine yeminler ettik
Bırakmadık geriye yüreğimizi ...
Aşkın bozgununda türküler söylerken
Bir bardak suda haram oldu ölümümüz
Merasimlerde bayraklar taşıdık
Avuttuk kendimizi avucumuzdaki dualarla
Aminsiz sigarasız kaldık
Toprak kabul etmedi bizi bağrına
Nedense kimse adımızı ağzına almadı
Bir garip akşamdı
Bulutların kızıllığına aldandık ...
Gelip geçerken zaman hışımla
Biz kavganın namını dağlarda aradık
Bir mavzer bile yetmedi içimizdeki davaya
Bin bir duada bir amin beklerken
Hep tabutlara yazıldı gençliğimiz
-Üzerine kefaretsiz yeminler edilen gençliğimiz -
Ağıtlar karışırken arşın buyruğuna
Bir kurşun daha sıktık
Namert gecelerin yıldızsız karanlığına ...
Şöyle şimdi şarjörü boş silahların sahibi
Nasıl çıkar iblis Allah'ın karşısına ..!
Kayıt Tarihi : 16.6.2017 00:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!