Geçenlerde bir Alman Türkiye de bir eşşek görmüş. Eşşegi nedense çok sevip, almış himayesine, bir güzel doyurmuş. Sonra da düşünmüş ' Bu eşek, ben gidince ne yapacak acaba, yazıktır eşşeklere' diye bir güzel boyamış. Başını kırmızı, karnını mavi, orasını burasını yeşil, bazı yerlerini neon, olmuş rengarenk. Bizim eşek olmuş renkli eşşek!
Her nasıl oldu ise artık (eşşekliğindendir diye tahmin ediyorum) eşşek kaçmış. Alman feryada başlamış ' Yetişin, polis yokmuuuu, kaçırdılar, gitti, yakalayın'.
Kim kaçtı felan diye, Alman kadıncağzı tesseli etmek için toplananlar, başlamış müzakareye.
Yanında oturan komşusu demiş ' ama suç sende bayan, eşşekte olsa dikkat etmek gerekir, ırz namus düşmanı var, hırsızı var, değilmi ama'
Bir başkası:' Ama eşşek de böyle boyanmaz ki canım, biraz daha mor renkler kullanman gerekmezmiydi? Işte görüyorsun, güzel olduğu için kaçırdılar'.
Alt komşu (pekte sevmediğinden) ' Aman iyi olmuş, zaten eşşeklikten başka birşey yapmıyordu' demiş.
Bende o sıralar, ükede ki eşşekler üzerine bir tez hazırlıyordum ki, duyar duymaz koştum. Kadıncağız berbat bir halde idi, eşşeğinin kaybını belli ki atlatamamıştı.
Uçsun bir dem! uçsun buzdan kalbimde.
Hangi yitik güzden kalmış bu yaprak
Bu bahnamede şal.. inmez üstümüzden