Dayanıp balkonun boyalı demirlerine,
Seyretti bahçede oynayan çocukları keyifle.
Bir avuç misket çıkardı ceplerinden,
Seslendi çocuklara gür bir sesle:
“Haydi çocuklar atıyorum, kapııış” diye.
Misketler uçuştu havada kısa bir süre,
Sonra yerçekimine yenik düşüp
Sanki sihirli bir dünyadan indiler yere.
Parlıyorlardı kıymetli elmaslar misali
Güneşin yedi rengiyle.
Her birinin ayrı anısı vardı içinde,
İsimleri de uyumluydu desenleriyle.
Kimi mat, kimi parlak,
Kimi çok büyük, kimi de çok ufak.
Çocuklar sevinç çığlıkları ile,
Havada kaptılar misketleri, düşmeden yere.
Bu ziyafet neden? sormadılar bile.
Oysa misketleri dağıtan çocuk,
Aslında misketlerini değil,
Çocukluğunu savurmuştu balkondan.
Baktı uzun uzun onların ardından.
Böylece merhaba demişti gençliğe.
İçeri girerken birkaç özel misket
Çıkardı gömlek cebinden,
“Anne, bunları iyi bir yere sakla,”dedi sessizce.
“Oğlum olursa bir gün oynasın,” diye.
Ogün anladım ki oğlum büyümüş…
Artık farklı bakıyor geleceğe.
Sevgili Yavrum,
Paylaş ekmeğini, aşını, işini,
Paylaş umudunu, sevgini
Tıpkı misketlerini paylaştığın gibi.
Ama sakın “İçindeki Çocuğu Öldürme! ”
Hep çocuk kal; saf, temiz ve de neşeyle…
Kayıt Tarihi : 10.12.2007 19:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir erkek torunum oldu.Ama henüz oynayamıyor o özel misketlerle. çünkü bir de küçük kızımız var. Korkuyorum yutacak diye.Sanıyorum misketlerle oyun ancak seneye..
Erdemle.
Paylaş ekmeğini, aşını, işini,
Paylaş umudunu, sevgini
Tıpkı misketlerini paylaştığın gibi.
Ama sakın “İçindeki Çocuğu Öldürme! ”
Hep çocuk kal; saf, temiz ve de neşeyle…
Değerli Naime hocam çok harika bir şiir okudum o güçlü kaleminden saygılarımla alkışlıyorum çok çok güzeldi...
Kutluyorum samimi yürek sesinizi sevgili öğretmenim..
Tam puanımla.. (Antolojimde)
Saygı ve Selamlarımla
HÜSEYİN ÇUBUK
TÜM YORUMLAR (12)