Manidar kalırdı gözlerin gözlerime dokunuşunda
İnatla derinine inmek saklambaç oynamak isterdi
Sanki hep saklanan ben olurdum bir türlü bulamayan sen
Ahını değil sevincini toplardım mıknatıs gibi çekerdim kendime
Lal olsa da dilim kulak sağır eden bir haykırışa gebeydi daimi
İlla kilerin vardı gülümü soldurmaya sebepsizlikte
Güneşe dokunurdum sanki saklanışımda yüreğinin yangınının benzediği
Üşüyüşüme dermandı bana duyulan değil aşk kokan sevdaların izleri
Lalezarlar lütfünü verdiğinde sev, sev diye dillenirdi tene beden
Gökyüzüne direnişi olsa da yağmurun ıslatır tümünü yarımsız
Ürkek titreyişlere bulanırsın gürültüsünü duyduğun semanın
Leman’lar gibiyim yüreğine berraklaştıran farkına varamadığın
Masallar vardı sonu hüsransız beyitler vardı acı kokan
İten bir şeyler vardı sürükleyen bulunamama sebep
Senli rüyaların gül kokulu bahçelerine serilip uzandığım
Al kokuna bula dikeninle sarmala namerdim canım acırsa
Lakin ayrılık şerbetine bularsan ölürüm sanılsa da
İçin, için yığın olurum eğrilir doğrulamam o zaman…
Zennehar Yılmaz
05.03.2012 15:21:59
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.