Mirzal ile İç Çocuğun Aşk Bakiresi ...

Çevrimiçi sözlerden bağlanışım- 1

suskun bir bülbülün çağrılarındadır gülün
y’aramı taşır y’ar
gözlerinin coğrafyasında vuslatı başkent eder kalışın
zor bir ayrılığın künyesinde okunur yadın
kor yağdırır kör nefretin
başını koyduğun göğümde başlar hasretim
ateş yanığı bir sevda yüzü belirir yüzümde
acı kesiği bir yara dirilir aşk izimde
ebedime,ezelime, emelime ilişir sen ve sensizlik

gidişiğin bitişik savunuları-2

yaraların sarardığı eylül sonlarıydı son gülücüğün bitişi
içimdeki yetim barutlara bıraktın sevda ateşini
son bakışın dimağına damlaların erişti
ve ben bittim işte ben bittim işteyim hala
sol yanım ecelime kafiyeli kaldı
ben bittim o zamandan bu zamana kadar

yalınç d’ağlar kurulur bahtımda
çevrimiçi ceylanların gezer sayfamda
Fırat kadar kaderin uzanır, ıslanır, dalgalanır algımda
İki damlan, bir sözün, bir bakışının fethi sürer vicdanımda
Seni arar sen, beni arar ben
Oysakiler bitmez, ol vakilere karışık hayatımızda
Şimdi arınmanın teleğinden sana sözsüz kalışlar içirdim
Gelişine kadar susatmaz bu içimlik sevda bilesin

Bekleyiş muammasının muavini kaptan Mirzal

Yanar durur duruşumdan sızanlar
Su ile damla yan yana yanarmış ayrılıklarda
Sen gidince aşk dökülürken içimden anladım
gri hasretlere bandırırım umudumun tayfasını
eser gideriz, sever dururuz böylece
belki diyorum belkiler kadar olsam hayatın
belki açar gülün adımın ilk harfinde
belki kokar ömrün adının son hecesinde
belki biter acıların soy kütüğü sen sevince
belki göğünü göğsüme yaslar gözlerinden açılır yıldızlar
bekliyorum terk edilmiş bütün kentlerin kralına gelirsin Tinna
bekliyorum bir günden sonra her günü bir gün eden günden