Keşke hic uyanmasam uykuda
Görmesem artık dünya telaşini
Gücüm yok , göresim yok dertleri
Keşke hiç yer kaplamasam bu hayata
Kalmadı kalmadı bu cana sabır
Yalnızım , huzursuzum
Anne kokusu arıyor
Baba hasreti çekiyor
yine de gülmekten vazgeçmiyor
Kimsesiz çocuklar
Yürekleri dert lanmış
karanlıkta bağlanmış
Kınamayınız kimseyi
Kınadığınız kişiyi derdi ona yeter da artar
Bilemeyiz ne olur yarınımız değil anımız
Bilemeyiz kim yaşar Kınadığınız şeyleri
Ayıp etmeyin bilmeden duyduklarınızla
Kolay değildir hayat Herkes bilir bilmeyen öğrenir elbet.
Yordu bu Kırık Hayatlar .
İçi dolu çamur çatlaklar .
Kime ne dersem bilemem
Eskiden arayan soranım vardı
Ümidim, Hayalım vardı .
Ne oldu da değişti her şey
Kıskançlık zehrini İçtim neden
Kendi mezarımı kendim kazdım neden
Olmayacak bir yolla çıktım
Her geçe öyküm oldu kabus
Beni aldattığını düşünmüyorum.
Gözü Kör olsun görmedi göz yaşlarımı
Onun kadar kimseni sevmedim
Bu acılarım ne kadar sürer bilmiyorum
Amma elbet geçer bir gün
bir gülüşü vardi delirtti beni
En sıcak sözleri yalanlar oldu
Mezarda sevdiğim var
Canım yana yana köl oldu hasretine
Canım sevgilim gömdüm seni gönlüme
Genç yaşta yüregım oldu mezar
Ruhum yaşıyor hayata
Gönlüme kurdun koca mezar
Sen hep beni gördun hayat .
Bu kalbım bilmem artık dayanırmı bu kadar acıya
Ne yapsam nereye gitsem bilemiyorum
Mutluluk kapısı göster bana ya hayat .
Yoruldum duş artık yakamdan .
Dayanamaz artık bu can bu kadar derde tesaya .
Ey Hayat sen nelere kadirsin…
Yaşamaya mecburum biliyorum
Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
Büyüdükçe büyüyor acılar
Çocukluğumu çok özledim
Yağmurda Topraktan kalkan o kokuyu koklardım…
Olur da bir gün ben ölürsem
Olurda zamansiz çekip gidersem
Kara toprağa sarılırsam
Seviyormuş gibi yapmayın
Çünkü yorgun düştü bu yürek hayatta
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!