Hep severek ama pek sevilmeyerek geçti.
Kıştan doğma rüzgar gibi, kuytu derinliklerimizde,
Ne varsa bu yataktan akmış veya solgun rengiyle,
Belli ki yaşanmamış, çamur rengi gözler hediyesi,
Yamaçlarınıza mı vurmalıyız?
Hayır.
Konuşmalıyız.
Tir tir titreyen bir bedendim yalnızca
Ötesini, ötemi bulamayacağım anılarında.
Sen, o güzel sen, gözün hep yerlerde,
Kaybettiği bir şeyi arar gibi sanki.
"Hiç mi?" dedim, öylesine sormuştum oysa
Pas tutmuş anılarla, haybeye geçen yıllar,
Ne sunabilirler "Hiç" cevabından başka?
"Hiç değil ama..." dedi, sustu sonra
O sessizliği biliyorum, yanılmıyorum değil mi?
Bilinmez olur mu? Olmaz!
Biliyorduk, sadece unutmayı seçtik.
Sevdiğin zaman esas olan sevmiş
...ve sonra sevilmiş olmaktı.
Sarhoşluğu vurdu sevdanın
Unuttuk, unuttuk hep şimdiyi
Sonbaharın buruk güzelliğini nasıl olur da çok seversiniz?
Her düşen yaprak hatırlatırken yürekten ayrılıp gidenleri,
Sevemezsiniz! Yasak olmalı bütün sarı yaprakların düşüşü.
Hayalden bozma bir sevda bu
Asla var olmayan bir insana
Adanmış, ama içeride iyi olana
O ise var olmayacak asla.
Ahtapotu deniz, denizi hava,
Havayı uzay, uzayı evren,
Evreni sonlu bir sonsuzluk sarmıştır.
Siz neredeydiniz?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!