Minerva sevdalanınca Şiiri - Lütfi Ayhan

Lütfi Ayhan
20

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Minerva sevdalanınca

SEVDALI MİNERVA KONYA DA

‘’Güneş ardımda Hızır önümde ‘’
Dolaştım yaz boyu ben ufukları
Misafirim çoktu tarihten gelen
Hepside Allah ın güzel kulları...

Her an seni düşündüm
Her güzellikte seni yaşadım
tüm çiçeklerde seni kokladım
Duygularım seninle göğe ağdı
‘’Ey Leyla yı kendine köle,Şirin’i nedime kılan güzel’’
Seni dünya’ya ve herkese anlatacağım

Peki sen kimsin veya nesin?
Hangi rüyalardan kaçtın?
Hangi gökyüzünün yıldızısın?
Hangi sevdalı gönlün büyüttüğü nergissin?
Hangi aşk burcunun gelinisin? ...

Güneş tepemde Hızır önümde...
Seni daha iyi tanımak ve tanıtmak için
Gömüldüm kitaplara bütün yaz boyu.
Sevdalar devşirdim bin bir eserden
Kimsenin bilmediği dağlardan
kimsenin bilmediği taze çiçekler topladım.
Bu yaz baştan başa azabım sendin

Güneş en üstte Hızır en önde
Bu hasret şehrinin sevdalı güllerinden
Demetler yaptım aşıklar için.

Güneş yanımda Hızır yanımda
Bu deli sevdayı anlatacağız..
‘’Önce savrulan kelebekler’’
Yani Mevlevi dervişler
Ak alınlarıyla karşılar sizi
Sağ el O’’na hasret
Sol el yere bereket
Dönerler pervane gibi
Işıkları sevdadır
Ve başlar Mevlana destanları
Konya da her şey Mevlanadır.
Ondan kalan sayhalar
Çınlar sokaklarda ve de yollarda
Akar gönüllere mesnevi beyitleri.

‘’...Cihan da can gibi gizlenen canlar
Atlara binip koşan çiçekler
Zamana sığmayan zamanlar
Bulutlara yüklenmiş destanlar
Kaf dağını iğne ile yerinden oynatan erler
Her gece ay değirmisini başına yastık yapanlar
Aya öfkelenip kapkara olanlar
Beş duyguya altı yöne isyan edenler
Can muştusuna erenler
Daldaki kuşun yerdeki gölgesini
Gerçek zannedip yakalayıp sevinenler..’’
Ve daha nice binlerle binler
Gezer sizinle beraber
Konya sokaklarında..

Bu tayflar geçidinde
İkinci kahraman Muhyiddindir.

Güneş sizinle Hızır sizinle
Kanatlanıp esrarlı bir dünya ya
Gidiniz Muhyiddinle
Aşık olun birlikte Kabedeki Nizam’a
‘’Yolları ayağına bir urgan gibi dolayan
Saman yolunu başına sarık diye saran’’
Konevi’ye hoca olan
‘’Yıldızlardan tespih yapıpçeken’’
Arabi ile
Dolaşın Endülüs’ü,Mısır’ı Şam’ı
Varıp Mekkeye Nizam’ıgörün
Birlikte yazın ‘’Tercüman-ıEşvak-ı’’
Ve yine KONYA’ya dönün

Güneş yanımızda Hızır önümüzde
Şems’i görelim şimdide
Şemsi: YANİ Mevlana’yı baştan çıkaran
O deli gönüllüyü.
Onu baştan çıkaran
Ve O’nun için başını veren aşk şehidini..
‘’...Atsız bir eğere binmişsiniz
Gittiğinizi sanıyorsunuz
Gidemezsiniz,
Çünkü. sevmiyorsunuz..’’
Diye kükreyen arslan yürekliyi.
Güneş de Hızırda tepemde
Yakın zamanları dolaşalım şimdide..
Yine Konya sokaklarında.
‘’Okumaktan gözlerini kaybeden
Aklı kamçılayıp bulutlara yükselen
Kendinden çok Batıyı bilen Kendisine ve bize ızdıraplar dileyen
Ya ölümler boğacak şarkılarımı....’’
diye haykıran
Üstad Cemil Meriç’e
‘’...Sen bizden değilsin..’’
Diye haykırıp; kendine getiren
O Konyalı gencin sesinden
Çığlıklar gelir kulağınıza...

Ve sonra doymuş olarak gönlümüz ve kafamız
Hep birlikte yürüyelim
Meram bağlarından Takkeli Dağ’a
O ‘’buud-ı Mücerrede varalım
Son bir kez bakalım bu yeşil denize
Ve Cennette buluşmak üzere
VEDALAŞALIM
LÜTFİ AYHAN

Lütfi Ayhan
Kayıt Tarihi : 12.7.2006 15:05:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Konya ya tayinim çıkınca yılların birikimi özlemimin bir yansıması olarak 2002 Eylül gibi yazmıştım

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Lütfi Ayhan