Kayıp ,birinin gidişi ile başlar, gidişi ile bitmez..
Aslına bakarsan peyderpey yitirilir giden..
Son oturduğu koltuğa biri oturur mesela; koltuktaki sıcaklığı gider..
Son çağrısı silinir telefondan,üzerine birisi arar..
Son kullandığı bardak yıkanmıştır, suyu aynı yerden başka birisi içer..
Sen sevdiğim yerlerimden gitmeye başladıkça,
ben saçımı kestiriyordum.
Şimdi bir erkekten tek farkım, sana duyduğum gebelik..
Soyulmuş ellerin, sürgün gözlerinle
Ölümsüz yaşamın sınırında ,mültecidir tüm sevdalar..
Tüm düşlerimi katık edip yalnızlığıma
Boğaz tokluğuna
Seni sevdim!
Gitti..
Gidişini durdurmak için hiçbirsey yapamadım.. Belki ertelemek için bir kaç cümle edebilmişimdir ama gitti, beni orada öylece bırakıp gitti..
Herkesin bir şeylerin kıyısında durduğunu bilecek yaştayım. Ama zor olması zoruma gitmediği anlamına gelmiyor.
Çünkü en çok ta gidemezdi , bilirdim , emindim aslında..Ama gitti..
Aklımda bir yığın hayal kırıklığı , inanmışlığım, çocuk yanlarım, o varken bana hiç birşey olmazlarım, kadınlığım hepsini yükleyip omuzlarıma, korkusuna sığındı ve gitti..
Çünkü benim sevdiğim adamlar hep gider, babamdan bilirim bu hissiyatı..
Bir darbeyle üstü çizilemez benim yasalarımın, korkmuyorum kağıt üstünde silinmekten..
‘aşk en çok tükenmektir’ ;yanındakini tüketmeden..
Adınla hiçleşmekten gurur duyuyorum,ellerini çıkar cebinden,ıslığını duyamıyorum..
Tek yanlışın yaşıyor olmak,
Gerisi Tanrının suçu
Seni bu oyuna,
O itti...
Aslında sen olmasan kime yazardım bilmiyorum, yazacak kimsem olmadığından değil de sanki sana yazmak , kendime mektup yazmak gibi..
Hava soğuk ,ev sıcak,
Kafamın içi kalabalık ve insanları çok sevmiyorum artık, sen hariç ve bencilleşiyorum..
Kalabalık grupları izliyorum, içlerinde değilsem bile ne kadar yalnız olduklarını görebiliyorum..
Şimdi sen beni ararsan ölürsün, Aramasan da ölürsün ve bir ölmektir gider.. Ama ben senin hep iyi olmanı isterim..
Buradayım, tam da burada yatağımın üstüne oturmuş öylece seni düşünüyorum..
Beni göremezsin, istesen yaparsın gerçi, istesen herşeyi anlarsın,anlatırsın..
Doğduğum gün tutunduğum o ışığı yitirdim gözlerinde,
işte o duygunun kefenden soğuk örtüsü altında söylenmemiş şiirler, ağıtlar yazıyordum sana dair..
Oldum olalı, kanım böyle ısıtmadı gövdemi, nabzım hiç böyle atmadı..
Bir milyon kuş, ezgisini şakır yalnızlığın dallarında gönlümün..
Bu ses!
Hükümlüyüm ben
Hayatım demir parmaklıkların sevdasıyla geçmiş
Kavgam kelepçelerde gizli
Vurulmuş boynum ve yanık ağızdan türkülerim var benim
Sisli geceler ışık tutar yanızlığıma
Gözyasımı sararmış mektup kağıtlarında bulurum ben
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!