Köy yerinde sabahın erken saati,
Alaca derenin serinliği,
Hafiften bir ürperti,
Tatmanın hazzı,
Avluda odun ateşinde,
Mavi çinko çaydanlığın
Fokurdama sesi.
Yolculuk Mıla Bağı'na
Kır eşeğimize binme yarışı,
Zavallı eşek!
Beş veledi neresine yerleştirecek?
Her zamanki gibi kuyrukta ben,
Siz hiç eşeğe bindiniz mi?
Ah, binmediyseniz ne büyük bir kayıp!
Dıgıdık dıgıdık,
ayak sesleri eşliğinde yolculuk,
Ağızları kulaklarında beş çocuk.
Seyre dalar eşek sırtında,
bağı, bahçeyi.
Geliyoruz Mıla Bağı'na
Dedemin ikinci evi.
Kavak ağaçlarından bir sera,
Hışırtılı yapraklar uçlarda.
Serilir sofra ortaya,
İster otur ister yat!
Hemen altında, dedemin bostanı,
Acıktın mı kopar hıyarı!
Kaplar kokusu her tarafı.
Durun, daha bitmedi!
Ağzınızın suyu aktı şimdiden.
Bağ ortasında vişne ağacı,
Tepesinde ablamın ayağı.
Kavun büyüklüğünde elmalar,
Kışın toplanırmış keratalar.
Karşıdan bana bakan erik ağacı,
sulu, ekşi ve tatlı...
Havuzumuzu unuttum mu sandınız?
Musluğundan akan suyun içmenin tadını.
Göletinde yüzen yüzlerce larvayı,
Başları top kuyrukları uzun.
Oynaşıp dururlar, çocuklar gibi.
Aman dikkat!
Dedem havuzu boşaltmakta!
Tutunun annenizin eteklerinden!
Koşuyorum sıpalar gibi otlaklarda
Kaçıyor bin bir çeşit kelebek
Mavi, beyaz, sarı
Umutlarım gibi rengârenk
Kayıt Tarihi : 19.9.2025 16:20:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!