Mikdat BAL- İbrahim COŞAR’ın 32.nci atış ...

Birçoğu sanal olmuş değişmiş dünyaları
Virüsler arasında kaybolup da yitiyor
Gerçekler alabora kalmamış hülyaları
Böyle bir hengamede umudumuz bitiyor................. Mikdadî

Adam rahat ekranın gerisinde eşkâlsiz
Ne aslını bilen var, ne de nesli tutuyor
Dünyadan haberi yok, sanki yurdu işgalsiz
Yüzüne bin kez tükür, şükür deyip yutuyor.................Coşarî

Kişiliği kalmamış dört duvar arasında
Ülke, ülke dolaşır gecenin yarısında
Kahraman kesiliyor klavye gerisinde
Afat-i lisan ile Ona buna çatıyor! .................Mikdatî

Sorarsan en doğru o, her şeyi iyi görür
Yalnızlığa liderdir, sanır ardından yürür
Dinlersen aklı büyük, herkese akıl verir
Ateşi olmasa da ocak sözle tütüyor.................Coşarî

Şaşırıp kalıyorsun mesaj gelir mezardan
Öyle bir haber yayar uydurduğu yazardan
Kimisi dost arıyor aşüfte bir pazardan
Tuşla irtibat kurup, ekran ile yatıyor! ................. Mikdadî

Hiç kimse alınmasın sözüm herkese değil
Bilginin karşısında aklıma derim eğil
Bilmediğini bilmez parmak ucunda siğil
Tuşlara dokunmakta garibime yetiyor.................Coşarî

Cinsiyeti belirsiz, cibilliyet’i bozuk
Virüsü insan sanıp vaktine etme yazık!
Böyle odundan çıkmaz ne kereste ne kazık
Bunların sayesine ne ocaklar batıyor! ................. Mikdadî

Kimi kadın avında kimi erkek peşinde
Gölgeyi aydınlatan ışık yok güneşinde
Sanıyor ki kendi aşk, kalpler mum ateşinde
Akıllım, tereciye gitmiş tere satıyor.................Coşarî

Der Mikdatî cahiller hocalık taslıyorlar
Din adına nefret, kin, düşmanlık besliyorlar
Yollarını şaşırıp bana da tosluyorlar
Beni tanır tanımaz başka çeşit ötüyor.................Mikdadî

Susuzluğu kurumuş, su kalmamış kanalda
Coşarî der ki usta bunlardan çok sanalda
Şeytan diyor ki bana, bunları toptan alda
Gayya kuyusuna at, der desteksiz atıyor.................Coşarî

Mikdatî