Aynı sokakta oyunlar oynadık
Aynı topun peşinden koştuk
Aynı direğe göz yumduk
Aynı duvarın arkasına saklandık
Aynı çamura battık
Aynı ağaca çıktık
Göğsümü yarmış da
çıkmış gibi bir kuş
Uça uça gitmiş de
Sanki adına konmuş..
Bir akşamüstü
otobüs durağının yanında
hala tezgahının başında
ve evine bir lira fazla götürmek isteyen
bir simitçinin hüznü var üzerimde
Şu ömür dağının
zorlu patika yollarında
kendimi bulamamış
kendimde kaybolmuş
kendime takılıp düşmüşüm hep
yol almak bir hayli zormuş
Bana bak!
Mümkün mü bu gözde sevda olmasın.
Sen de sev!
Lâkin bu sevda sözde olmasın.
Sevdalı sular..
Gönlümüz kaydı da düştük içine
Başımızı çıkaramaz olduk su yüzüne
Boğulduk!
Bolca acı suyunu yuttuk
Nefessiz kaldık
Vuslat treninin
Özlem vagonunda
Bir can kenarına oturmuş
Kaç yarın geçtik onu saymaktayım
Daha var mı?
İnsanlar sabahları
uyanmak için alarm kurarlar.
Ben ise hayal kurarım..
Her yeni güne bi' hayal uyandırır beni
Ey liman!
Yirmi yıllık yoldan geldim.
Sukûnetine yelken açtım.
Tebessümüne dümen kırdım.
Kıyılarında gezen o çocuğun elinden tutmaya,
Gül kokan sokaklarında dolaşmaya geldim.
Bir gül'e dair ince bir fikir büyütüyorum yüreğimde...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!