Adam dalgın, yürüyordu
Daha gözleri bile açılmamış yavru
Hain bir tekmeyle sertçe sokağa savruldu
Cılız ama acı bir inilti duyuldu
Suçluydu, hem de çok suçluydu yavru (!)
Hiç lüks villanın İtalyan mermerlerine
Pislemek olur muydu?
Kalbi hızla çarpıyor, patileri titriyordu
Adam aldı minik bedeni avcuna,
Okşayıp başını, başladı tatlı tatlı konuşmaya
Anne köpek olay yerine geldi apansız
Yerdeki pisliği yalayıp yuttu çaresiz
Sonra hışımla yavrusunun peşinden koştu
Anladı, tehlike yoktu
“ Ah! Tanrı bu olmalı ” dedi köpek, bebeğimi korudu
Gel, dedi adam,
Sen benim Miço’m ol, bu da senin Cano’ n
Miço, adam ve Cano iyi bir üçlü oldu
Adam sörf yaparken düştü denize
Miço da attı kendini, canı fedaydı sahibine
O dönmeden uyku girmezdi gözüne
Islak burnuyla koklardı havayı
Huzur dolardı dönüşüyle içine
Ilık rüzgârlar yön değiştirdi, sertleşti
Sararıp soldu güz bahçeleri
Sanki gökyüzünün dibi delindi
Sımsıkı kapandı yazlık evin kepenkleri
Adam bir günbatımı gitti ve dönmedi
Miço yemeden içmeden kesildi
Tüyleri döküldü, söndü sürmeli gözlerinin feri
Gelmedi bir türlü beklediği sevgili
Tam ümidin bittiği yerde
Cano’ suna son kez baktı dönüp geriye
Atıverdi kendini hızla gelen motosikletin önüne
Terk edilmek ağır gelmişti vefalı yüreğine
Köpeklerin de duyguları olduğunu bilmeyenler
Sahil yolunda bir köpek ölmüş, deyip geçtiler
Miço’ nun intihar ettiğini asla bilemediler…
Ekim 2010
Naime ÖzerenKayıt Tarihi : 18.10.2010 23:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kedi dermiş ki insan için: Bu bana bakıyor, her hizmetimi görüyor, ben tanrı olmalıyım. :) Köpek dermiş ki insan için: Bu bana bakıyor, yemeğimi veriyor, tanrı bu olmalı. :) ' alıntı ' - KÖPEK VE SADAKAT 1924 yılında tokyo üniversitesinde görev yapan japon profesör hidesabura ueno, küçük bir köpek yavrusu edindi kendine. Profesör ueno, japoncada 'sekiz tane' anlamına gelen hachiko adını koydu köpeğine. safkan akita cinsi beyaz bir erkek olan hachiko, her sabah üniversiteye gitmek için evden metroya yürüyen sahibine eşlik etti. Metronun dış kapısına kadar getirdiği sahibini uğurladıktan sonra da eve döndü. Çok geçmeden bir akşam üniversite dönüşünde metronunn çıkışında hachiko'yu kendisini beklerken gördü profesör ve çok şaşırdı. Bu akıllı köpek sahibinin eve dönüş saatlerini hesaplayarak ve aynı yolu kullanacağını düşünerek metronun önüne gitmişti. ondan sonraki bir yıl boyunca her sabah sahibini metroya kadar götürdü, her akşam iş çıkışında da metronun önünde karşıladı hachiko. Hiç saatini şaşırmadı. ama bir akşam metrodan çıkmadı profesör, gözleri metronun kapısında gece boyunca bekledi hachiko. bir sonraki akşam yine yoktu profesör. Üçüncü akşam metrodan yine çıkmadı. Üniversitede kalp krizi geçirip ölmüştü profesör. hachiko her akşam sahibim metrodan çıkar diye inatla bekledi. Haftalar, aylar boyunca her akşam tokyo metrosunun shibuya istasyonunun kapısına gitti. Tam 10 yıl boyunca. 12 yaşındayken metronun kapısında öldü hachiko. bugün tokyo'ya gidenlerin shibuya istasyonunun kapısında karşılaştığı köpek heykeli hachiko'dur. japonlar, sadakat ve insan hayvan ilişkisinin sembolü olarak ölümünden hemen sonra 10 yıl boyunca sahibini beklediği yere heykelini diktiler hachiko'nun. ikinci dünya savaşı'ndan sonra da unutmadılar ve savaş sırasında tahrip olan heykelin yerine 1948'de yenisini diktiler. bugün shibuya istasyonunun o kapısı hachiko çıkışı olarak biliniyor ve tokyo'nun en önemli buluşma merkezlerinden biridir. Her yıl hachiko'nun ölüm yıldönümü olan 8 nisan'da da bir çok hayvansever heykelin önünde buluşurlar. hachiko'nun hikayesi 1987 yılında bir japon filmine de konu oldu. Ülkemizde de japon filmleri festivali'nde gösterilmişti. 70 yıl önce yaşanmış bu köpek hikayesinin şimdi de hollywood versiyonu çekildi ve hachiko'nun sahibi profesörü richard gere canlandırdı. Bir başka kaynakta hachiko' nun heykelinde kullanılan madenin savaş sırasında eritilip ülke savunmasında kullanıldığını, 1948 de ülke ekonomisi düzelince daha görkemlisinin yeniden yapıldığını yazar...
Bu hayvanların sadakati kadar bizler kendi kendimize bile sadık değiliz maalesef teşekkürler ve dualarımla
TÜM YORUMLAR (110)