Bir zamanlar medeniyetin beşiğinde,
Nazlı nazlı ninnilerle sallanan,
Hoş görüyle büyüyüp barışla yaşayan,
Uçsuz bucaksız Mezopotamya bölgesinde,
O bereketli toprakların,
Fırat Dicle havzasında,
Buğulu mistik çağın,
Kara sabana bağlanmış göbek bağlarında,
Şimdilerde zalimce savaşlar sürüyor.
Bu kıyımlarda baş kesilip,
Tecavüzler kol geziyor oy oy,
Ak çarşaflara al kanlar dökülüyor…
Ve ölümün soğuk ıslığında,
Kan emici o vampirler;
Tam tam seslerinde dans ediyor.
O ızdıraplı coğrafyanın yollarında,
Çileli göçlerin katar katar düzüldüğü,
Gam yükünün kervanları yürüyor.
İnsanlık tarihinin geleceğine,
Şimdiden dili geçmiş zamanına,
Hayasızca,onursuzca damgasını vuruyor.
Vahşi katliamların yapıldığı köle pazarlarında,
Enine boyuna,etine but’una,
Dişine,göz rengine göre satıldığı,
Siyah beyaz bir film sürüyor.
Ve de zamanın buruş buruş edip,
Bir köşeye attığı bahtsız kadınların;
Ahıyla ayakta sallanan pezevenkleri,
Günden güne çoğalıp,
Kahpe bir çağın dünyasında yaşıyor.
Kayıt Tarihi : 5.11.2014 21:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!