LXXXI
Alacağı varmış alamamış
Ağlıyor hiç durmadan
Alıp da neler yapacakmış
Komik adam doğrusu
Hala öldüğünü anlamamış.
LXXXII
Bindiğim tramvay nereye gidiyor bilmezdim
Yoksa tren miydi binmem gereken
Yeni bir şehirse geldiğim acemilik çekerdim
Ama hiç değilse birileri olurdu soracak
Ey beni buralara getiren ölüm, beni en hazırlıksız
Anımda aldın, oysa toplanacaktım hazırlanacaktım
Şimdi kime neyi soracağım ve kimden öğreneceğim
Bu yeni şehirde beni nelerin beklediğini.
LXXXIII
Kaygısızca yaşadım
Kaygısızca öldüm
Şimdiyse kaygılıyım
Cehenneme dair.
LXXXIV
Hep mesuttum
Tek bir an bilmem
Acı olsun keder olsun
Her şeyim oldu
Ne arzuladıysam
Ama yetmedi
Her istediği olmayan ben
En büyük isteği
Ölmemek olan ben
Şimdi ölüyüm.
LXXXV
Nereye düşse orayı yaktı
Bir ocak yoktu uğramadığı
En uğramaz sanılan yuvalar
Bir bir tattı acısını, sırasız uğradı
Topladı bir bir toplayacaklarını
Hesap vermedi yaşayan kimseye
Onun hesabı başkaydı
Ölüm, yapması gerekeni yaptı.
LXXXVI
Biz primatlar milyonlarcamız
Yaşadı sizden önce
Binlerce yıl vardı varlığımız
Ey bizden sonrakiler
Bizden ders almalıydınız
Oysa çoğunuz hiç ama hiç
Ölmeyeceğiz sandınız.
LXXXVII
Bugün ne yaptın
Yaşamına anlam katacak
Bu gün ne yaptın ölüm geldiğinde
Kendini huzurlu kılacak
Ve bugün ne yaptın seni iyi yapacak
Biz mezarlıktakilere rağmen.
LXXXIIX
Tazelik var mezarlıkta
Çiçekler bir başka açmış
Güneş bir başka vuruyor
Mezar taşlarına
Ve ölüler bu gün
Daha az kederli
Besbelli bir neşe var havada
Bugün ölüler bile bayramlıklarınla
Bu gün bayram, yeni ölüler
Yaşayan yakınlarını bekliyor
Sanki hiç ölmemişler
Ve hasret giderecekler.
LXXXIX
Tazelik var mezarlıkta
Çiçekler bir başka açmış
Güneş bir başka vuruyor
Mezar taşlarına
Belli ki toprak ve geri kalan
Ne varsa bayrama hazırlanıyor
Ama herkes mutlu sanma
Kederde var arada kalmış
Belki bugün bayram ama
Bazı ölüler mutlu olsa da
Bir de keder var aynı çerçevede
Kimsesiz kalmış ölülerin kederi.
XC
Önce öleyim dedim
Öyle ya çok acı çekmiştim
Aşk yarası kanıyordu
Ve kan akışı durmuyordu
Bir de kaybetmek var
Kaybettiğinin bir daha
Dönmeyeceğini düşünmek
Her gün acı çekmek zor işti
Ağırdı acılar oynamıyordu
Oturdukları yerden
Bir kaldıraç gerekiyordu
Güçlü ve büyük ama nereden
Nereden bulunabilirdi
Böyle bir araç bilemiyordum
Evet demiştim ölmek
Acıları birden uzaklara
Atacak tek kaldıraç
Ölüm olabilir ölmeliyim
Ama nasıl ve ne şekilde
Zaten ölü değil miydim
Yaşamak mıydı yaptığım
Hiçbir zevkim kalmamıştı
Yokluk içindeydim ve boşluk kötüydü
Ölümün o an
Aradığım beni kurtaracak ilaç
Olmadığını anladım
Boş bir sonuç verebilirdi ancak
Ardı boşluk olabilirdi yalnız
Bana gereken ölmek değildi
Olamazdı, kendini öldürüp de
Cehenneme gitmek vardı
Ve büyük utanç yenilmişliğin verdiği
Hem sonra ölsem isteyerek
Nasıl bakacaktım beni yaratanın yüzüne
Yanlıştı top yekûn, bir acı
Başka bir acı yaratmamalıydı
Artık mutluyum yine öldüm
Ama ecelimle yarı yolda bırakmadan
Yolun sonuna kadar geldim
Son tabelasını gördüm yani
Yol bittiğinde yol bittiği için durdum
Şimdi huzurluyum diğer ölüleri görünce
Ve aralarındaki eceli oyun sanmış olanları.
Kayıt Tarihi : 19.3.2004 21:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!