Mecnun oldum sanma gittin gideli
Zannetme ben beni çöllere gömdüm
Kuruttuğun bir gül oldu bedeli
Ufaladım, ezdim yellere gömdüm
Ne kitabın dalı ne kutsal ayet
Hevesti, arzuydu bir şeyse şayet
“Ölmedim! ” desen de bittin nihayet
El oldun, en yaban ellere gömdüm
Bir kuru hayalin koynuna girip
Rüyamda, döndüğün günleri görüp
Zülfünü sazımın göğsüne gerip
Sanma bestelere, tellere gömdüm
Zannetme caddeler sokaklar gamda
Eşyalar yas tutar sanma odamda
Gurubun nakışı solarken camda
Yangınımı kızıl tüllere gömdüm
Kendimden habersiz kendimden kaçıp
Resminin yanına bir büyük açıp
Zannetme her gece kör kütük içip
Yağmurlara gömdüm, sellere gömdüm
Yeşermeden solan filizlerini
Cehennem şerbeti kor gözlerini
Mazide kıvranan son izlerini
İçimde savrulan küllere gömdüm
Menekşeler gibi boynumu büküp
Hasrete ram oldum sanma diz çöküp
Zannetme her akşam kabrinden söküp
Her sabah çiğ düşen güllere gömdüm
Ulaşılmaz menzil, seninle yarın
Artık sen ölüsün, ben türbedarın
“Var”la “yok” arası bir yer mezarın
Ben seni bilinmez hallere gömdüm
Ben seni bilinmez hallere gömdüm…
Şefik Tiryaki
Şefik TiryakiKayıt Tarihi : 3.5.2014 21:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiirin güzelliğindeki kalemin ustalığını kutluyorum
tüm yüreğimle ve tam puanımla.
TÜM YORUMLAR (10)