Neyine bu şiirler, türküler?
Neye bu dökülen emekler?
Niye ki seni severler?
Sevemedim seni İstanbul.
Hayatım, sözlerim yalan
İşim, görevim hepsi yalan
Geçen günler geceler
Ben, sen, o, hepsi yalan
Sevdim, sevildim
Dostluk, arkadaşlık, aşk
Tam unutuyorum derken;
Gelip de beni yıkman niye
Vücudumu dağlayan ellerinle, parıldayan gözlerinle
Bana olan kastın niye
Görmemek için yemin ederken gece
Doymaktı acıkınca derdim
Isınmaktı üşüyünce
Bir kucaklık sevgiydi annemden beklediğim
Bir gülüştü babamdan gelen
Abim vardı benim
Dökülen mısralarda gözyaşım;
Akmıyor başka.
Düşlerde kalan hayatım;
Yaşanmıyor başka.
Sen olsan burada,
Sabah kalkmak için sebep bulamayınca uyuyamıyor insan
Dönüyor devamlı bir o yana bir bu yana
Kurtarmak için uğraşıp kafanı prangalardan
Saplanıp kalır gibi bataklığa
Her düşüncenle her hareketinle daha derine
Kış olsun istiyorum
Soğuğunda ısıtmak için
Ellerimi ellerinle
Geç olsun istiyorum
Dalmak için uykuya hayalinle
Karlar yağmaya başlayınca eteklerine dağların
Vaktidir yola koyulmanın
Sıkı bağla ki çıkını
Aç kalmayasın yolun sonunda
Düşünce beyaz şakaklara
Gidişine mi yanıyorum?
Yalnız kalışıma mı?
Sevdim mi seni?
Yoksa alıştım mı sana?
Aşkmıydı bu geçip giden?
Damarlarda kan yerine
Alkol akınca belki
Mantık yerine dudaktan
Duygular akar belki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!