Meyhane havası çalınca sazlar,
Oyuna çıkarlar zil takan kızlar,
İyice boyanmış maskeli yüzler,
Utanma bilmezler koşma Tahir bey.
Aldanma güzeldir sahte özleri,
Gönlüne koyarlar kızgın közleri,
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
kutlarım. bu sadece tahir beye değil bizim de kulağımıza küpe olsun. çoşkulu ve ahengli anlatımıyla milletine ayna olan usta kalemin başarılarının devamını dilerim .saygılarımla
Çok mükemmel bir sosyal içerikli ve bir o kadar da duyarlı şiiri yazan kıymetli ağabeyimi saygı ve tam puanımla kutlarım.. Yüreğiniz var olsun.. Güneri Yıldız
Kim bilir şimdi nerede
Ne halde nasıldır
Mezar taşları kadar soğuk
Annenizin kucakları
İnsanlığın kör paraya satıldığı yerde
Ninnisiz sevgisiz yürek kederde
Yapayalnız yaşamak varmış kaderde
Yılandili zehir şırıngalarda
Günahı yüreğini titretir şeytanın
Dişleri damarda
Çifte su verilmiş bakışları
Kan çanağı gözleri
Ateşi arzularda
Dolup boşalırken kadehler
Kimi ihanetin
Kimi harami sevdaların peşinde
Hoyrat eller dolaşırken
Annenizin döşünde
Belki de
Masmavi bir gökyüzüydü
Gözleriniz düşünde
Haytalara teslim olmuşuz parklarda
Bir kez yakalanmışız
Dokuz dağın hayduduna
Mümkünü var mı?
Geceyi öldürmenin
Ören örmüş
Daha siz doğmadan ağını
Bayramlar aratırken arifeyi
Sahte merhametlerin
İhanetine uğramışken dünler
Gayrı istesek de aşamayız bu Kaf dağını
Şeytan görmüş gibi bakarken gözler
Zehir gibi acı
Bıçak gibi keserken sözler
Ne mümkün
Hem de tek başına
Çöz çözebilirsen bu bela yumağını
Gözümüzde bir ana
Bir babasınız hepiniz
Kırk bin çiçekten
Gökkuşağının yedi renginden
Süzülüp gelir sevginiz
Vura vurula
Kıra kırıla
Taşa kesmiş yüreğiniz
Siz bunu göremezsiniz
Siz ki
Kemiklerine kadar
Kibirli vakur
İliklerine kadar günahkâr
Gözünüz şeytana
Diliniz bize lanet okur
Nefes aldığımız için
Tanrı’ya sitemkâr
Oysaki siz
Bize sırdaş
Bize kardeş
Bize yoldaş olabilirdiniz
Onlar ki
Sokak çocukları
Zemheri ayazlarına kar etmez
Ne civan
Ne cengâver
Ne de civanperçemli oluşları
Kör gözler acımaz
Ceylan oluşuna gözlerinin
................
Utanırlar
Ar ederler gündüz yaşamaktan
Yaşamın bittiği
Umudun tükendiği yerde yaşarlar
Acılarını kucaklayıp da yatarken
En kuytu köşelerde
Bela izlerini sürer
Bulur gelir de
Bulur da işer başlarına
Onlar ki
Her an ölümü ceplerinde taşırlar
Onlar ki
Her sabaha çıkışlarına şaşarlar
Onlar ki
Yaşamdan alacakları
Yaşama hınçları var
Kin tohumlar
Yüreklerine sokaklar
Borçlu onlara her şey
Borçlu onlara sevdalar
Sararmış yaprak gibi
Titrer yürekleri
Her dakika her saat
Borçlu onlara
Bu düzen bu sistem
Küçümseyen
Aşağılık bakışlarımızla aşağılayan
Nasıra kesmiş duygularıyla
Borçludur onlara
Bir ömür
Koskoca bir hayat
Ey Salıncaklar
Sallayanlar
Sallananlar
Ey dumanı tüten bacalar
Kaşkoller ceketler urbalar
Okula giden çocuklar
Ey yakalar kurdeleler
Hasta çocukların
Alnını okşayan kutsal eller
Renkler boyalar oyuncaklar
Bebeler sallanan beşikler
Alacağım olsun sizden
Evlerden sızan
Sıcacık ışıklar
Alacağım olsun sizden
Açılmış kucaklar
Ey camlar camekânlar
Tacirler tüccarlar
Canların pazarlandığı mekânlar
Suçlar töreler
Dediler kodular
İhanetler cinayetler
Ey bozulan sosyal yapı
Alacağım olsun sizden
Ey insanlığa kapanan kapı
Alacağım olsun sizden
Bildiğini söyleyip
Söylediğini bilenler
Alacağım olsun senden
Ey azgınlığın
Kapitalizmin kahpe dolabı
Alacağım olsun senden
Fizik kimya edebiyat
Din dersi ve ahlak kitabı
Onlar ki
Bir umutla çaldıkları kapılardan
Boynu bükük dönüp giderler
Anneleri koymadı
Kendileri de seçmediler
Ama
Adları ‘oruspuya çıkmış bir kere
Kime ne derler
Anneleri yok ki
Babaları da yok hani
Yıldızlara anlatırlar düşlerini
Bulutlara dertlerini ağlarlar
Hatmilerle papatyalarla
Bölüşürler gülüşlerini
Kuşlarla kurtlarla
Sahipsiz köpeklerle kutlarlar
baharın gelişlerini
Ne gam
Onların da hayalleri var
Bedenleri gururları
Sürünse de yerlerde
Dar gelir düşlerine
Denizler deryalar
Onlarında
Çiçek açar yüreklerinde sevdalar
Onlarında düşlerinde
Bir anne bir baba
Sıcak bir yuva
Kucağına girer sevgili yar
Ama
Kaçmış bir kere ipin ucu
Bir şey unutturur
Bu utancı
Bu alacağı
Bu borcu
Bir şey unutturur
Kırılan gururu
Sürünen onuru
Dolaşmış yaşamları Arapsaçı
Bir şey öldürür
Bu kara sevdayı
Bir şey yutturur
Boğazlarında düğüm düğüm
Bu kahpe dünyayı
Bu rezil ve kepaze sonucu
Baly tiner
Yani
En ucuzundan uyuşturucu
Alacağım olsun sizlerden
Tüm özgürlükler
Sizden alacağım olsun
Öpücükler gülücükler
Emmiler dayılar amcalar
Belli ki tuzunuz kuru
Beli ki suyunuz duru
Bir kere olsun yıkmadınız
Şu aramızdaki suru
Vurun bizi
Bizi öldürün
Öldürün de kurtulun
Biz miyiz
Bu ülkenin uru
Bizi mi sanırsınız
Bu şehrin kamburu
Mahmut NAZİK 05.01.2007 MERSİN
Telefonu elde dostu sırada,
İnsan para eder sanma burada
Öyle kepazelik olmaz karada,
Sakın deryaları aşma Tahir bey
Sordun bana söyledim ben Tahir’im,
Tutmaz isen kötü olur ahirin,
Diyeceği budur Eyüp cahilin,
Sen bilirsin gerisini Tahir bey.
..
kutluyorum yazan güzel yüreği..
namık cem
Bundan sonrada Tahir Bey hala size kulak vermezde bildigini okursa kendi bilecegi is. Siz uyarilarinizi harika bir siirle ölümsüzlestirmissiniz. Siirler ölümsüzdür. Kutlarim. Saygilar Cigdem Kilic
aşmamaıştır inşallah.....tebrikler...teşekkürler....
TEBRİKLER Diyeceği budur Eyüp cahilin,
Sen bilirsin gerisini Tahir bey. UMARIM TAHİR BEYLERE İYİ BİR MSJ OLUR TEBRİKLER DEĞERLİ AĞABEYM SAYGILAR
GEREKLİ DERSLER MÜKEMMEL DİZELERİN İÇİNDE USTACA VERİLMİŞ TEBRİKLER.
Meyhane kadınları
Umarsız insanları
Kaybolmuş umutların
Düşüp kalkamayanların
Kurtaramadılar kendilerini
Elbette kurtaramayacaklardı
Peşinden gidenleri
Kutlarım
Bu şiir ile ilgili 29 tane yorum bulunmakta