Ağır bir esaretten, ölümüne sabırla kaldırır başını
Başa bela, vurdum duymaz sonbahara aldanırken hüzün.
Saklı kalanın fetvasını duyar uzaklardan
Zehir zıkkım bir düşün peşinde tükenmişliği bağlayıp Ekim e
Bir heves Kasım ı kucaklama telaşında bulur kendini.
Lodos uçururken hayalleri vazgeçilene ağıtla, adımlar baharı
Nihavente sarılır umuda döner yüzünü daimi döngünün ıslak kırılganlığıyla
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Mevsimin soğuğu kadar,mevsimin abanışları kadar etkili bir yürek sızısı.
Yürekten kaleme,kalemden şiire,şiirden sayfaya...
Bu taşınış sırasında tüketilen uğraşa karşın yükünden hiç eksilmemiş.
Güzel ve duyumsanabilen bir şiir.
Kutluyorum Değerli KARAOĞLU'nu.
Erdemle.
Bu şiir ile ilgili 11 tane yorum bulunmakta