Celâleddin-i Rumi Mevlana adı,
Sevgiyle yoğrulmuş bal olmuş tadı,
Hakkı sevdirmekmiş onun maksadı,
Yudum yudum içilesi Mevlana.
Divân-ı Kebir’in yedi cildinde,
Her sayfası Allah için sevgide,
Hazreti Mevlana Rubaisi'nde,
Kalem ile sevgi sunmuş Mevlana.
Sekiz asır önce İslam dünyası,
Konya’dan esmişti Türk’ün havası,
İnsanlara, insanlığa sevdası,
Zikir ile şuhu bulmuş Mevlana.
O büyük hoşgörü o büyük yürek,
Mevlana sevgide tam orta direk,
Gelin hep birlikte onla yürüyek,
Önümüzde önder olsun Mevlana.
Ne olursan ol gel diye bilen,
Düşmanını bile sev diye bilen,
Hak için dönerek zikir eyleyen,
Sevgide rehberin olsun Mevlana.
Yaratılan yaratandan ötürü,
Seviyoruz aşıladı hoşgörü,
Beri gel diyerek benden içeri,
Hüda’ya gönlünü açan Mevlana.
Benlikten kurtulup herkesle anlaş,
Tövbeni bozsan da gel yine yaklaş,
Sevgidir hamurun bilesin gardaş,
Şeyhim Celâleddin Rumi Mevlana.
Kayaturan semazenim sikkeyi,
Nefse kefen bildim tennureyi,
Kabir diye üzerinde hırkayı,
Semah ettim andım seni Mevlana.
(07.03.2008-Saat: 10.58)
Semazenin üzerindeki kıyafetine gelince; insanın kötü huylarını, yani nefsinin mezar taşını başındaki sikkesi; nefsinin kefenini üstündeki tennuresi; nefsinin mezarını ise giymiş olduğu hırkası temsil eder.
Kayıt Tarihi : 20.3.2008 22:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!