Şükretsin hallerine hapistekiler;
Odaları adımlar boyu.....
Oysa ben sıkışmış kalmışım
bir yumruk boyunda odaya;
El sığmaz,ayak sığmaz..
Penceresi yok karanlık.......
Suç benim değil ay ıssızım,
Suç benim değil:
Tanrının...
Topu topu iki el vermiş..
Ellerini avuçlasam, yüzün kalıyor...
Yüzünü tutsam ayakların.
Gelirsen,gece gel,ay ışığında...
Ateş böcekleri ve ay ışıtsın yollarını...
Gece gel ki daha bir erken düşsün
gölgen merdivenlerime.
...bilirsin uzun olur ay gölgesi..
bir hayat sahnesindeydik,
sen sağırı oynuyordun, ben lal…
ben, seni seviyorum ” diyordum”,
sen “duymuyordun “..
seyircimiz körlerdi,
suflörümüz kekeme…
ben bir yalnız ağacım;
dağ tepesinde, yol kenarında..
seni beklemekle geçer ömrüm..
yeni yetmeler çakılarıyla gövdeme kazarlar da
üç gün sürecek aşklarını..
siz bendeki sevdayı bir bilseniz derim..
Üç şey dile dedi tanrı bana..
Üç çok geldi.
Senden başka dilenecek ne var ki.? ..
Kara Sızı
Ben her ne sevdimse senden ötürü sevdim..
Mesela renkleri..
Renklerden karayı
Kara gözleri
Kara sevdayı
Beni merak etme sevgili,
İyiyim ben..
Düzene soktum hayatımı..
Mesela sigara içmeyi..
Kahvaltıdan sonra gözlerin kadar
İçiyorum..
ben senin en uzaklarını bile sevdim..
her kaşık tutuşunda en kenarda,
boynu bükük duran serçe parmağını mesela.....
(25.07.2013)
Yeşil gözlümün kara yazgısı,
beyaz bir tebeşirle çizildi,
gri asfalt üstüne..
Ondan beridir renklere küskünlüğüm...
(25.07.2013)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!