İstanbul,
Derdime dert kattığım, insanlarını anlayamadığım İstanbul.
Şu birbirlerinden “seni sevmiyorum” dermişçesine ayrılmış, arnavut taşlı sokaklar.
Belki onlarda bıkmış, belki onlarda yılmış birbirlerinden,
Ve bu yüzden, bana yaklaşma dermişçesine ayrılmış, arnavut taşlı sokaklar.
Kim bilir ne naralar atıldı, ne nargileler tüttürüldü şu diyarda.
Ne günler gördü, ne yaşamlar söndü, ne yaşamlar doğdu.
Belki hiç duymaması gereken şeyleri duydu.
Taşı toprağı altın diye geldiler, İstanbul’un altını üstüne getirdiler.
Geldiler, köylerindeki o sıcacık tarhana çorbalarını bıraktılar da geldiler.
Yaşamlarından bir parçayı da yanlarında getirdiler.
Antalyalısı, Malatyalısı, İzmirlisi, Urfalısı.
Ve şimdileri bir kültür yuvası, oldu İstanbul.
Her yaştan her kültüre hitap eden İstanbul.
Şimdileri onun adı, Metropol İstanbul.
Kayıt Tarihi : 22.4.2006 21:09:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İbrahim Murat Tacettin](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/22/metropol-istanbul.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!