Bir sabah metro istasyonunda,
Yeşil parkalı bir çocuk.
Yabancıymış buralara,
Adres sormak tek isteği.
Yaklaştı ilerdeki görevliye.
Kirli bir sakal yüzünde,
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Rahmetli dayısından kalmaydı üzerindeki parka.
Haki yeşilil.
Devrimciydi dayısı.
Ama çocuk bilmezdi, devrim neydi?
Tek derdi; işti, ekmekti.
Hem yetim, hem öksüz kalmış 9 yaşında,
Arda bir ziyarete gitmiş hapisteki dayısını,
Kimi yok, kimsesi yok zaten başkada.
Ne ana, ne baba.
Dayısında duymuş birkaç kelime,
Bildiği tek şey; insan olmak güzel şey.
İnsan olmayı unutma demiş, son görüşünde dayısı.
Ertesi gün, yeşil parkası ve bikaç çamaşırıyla almış
O, dünyada tek kalışının haberini..
Sevgili dost,
Bu güzel ve anlamlı çalışmanızı severek okudum.
Kutlarım değerli dostumu.....Emeğinize,yüreğinize sağlık...
Güzeldi......Başarınız daim olsun....şiirle kalın...
Saygım emeğinize ve sizedir......
* Yaşadığımız dünyada nedense hep dürüst saf garibanlar
yoksullar eziliyor.* Anlamlı dizelerdi..Kutluyorum.
Komünistlerin temizliğiyle uğraşan,onları -Moskova başta olmak üzere- çeşitli ülkelerde yaşamaya davet eden,ellerinde satır ve baltalarla,1 Ocak sabahları,Balkanlardan gelecek olan Komünizm'i otobüs duraklarında bekleyen pek çok niteliksiz unsurla tanıştı bu topraklar...Ve o unsurlar çok büyük acılar bıraktı anılarda...Şiirinizi ve sizi kutluyorum sayın şair,saygılarımla...
kutlarım canan hanım... hüzünlüydü.. saygılar size..
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta