Kimi kimsesi yoktu
Kimsesiz zürafanın
Boynu bükük dolaşırdı
Sırtını kimse kaşımazdı
Kimsesiz zürafa bir gün
1 Mayıs ve Taksim'e çıkıyorsun öyle mi?
Gömlek cebinde zula iki mahsun karanfil
Ve serseri bir kurşun ve resmi bir zaman
DAAAAAN!
Üşenmiyor düşüyorsun caddeye
Üşenmiyor ölüyorsun bu güzel havada
1- Avşa adasında üç daire, dört üçgen, beş dikdörtgen
2- Gökyüzünde bir bulut
3- Bitlis’te beş minare
4- Bir yazlık biri kışlık iki platonik sevgili
5- Büro mobilyası ve çelik kapı üreten bir fabrikanın öğle üzeri yaslanıp sigara içilen beyaz duvarı
6- Islıkla da çalınabilen dört anonim türkü
piramit tepesine evvela köleler çıkar
şaşı bir peygambere hiç bir mürit in…anırdır
bir körün peruk takması kadar feci
kıyamet de herkese kendi gibi kopacak
usta terziler mezurasız anlarlar
gidip gelen trenlerle akarak
Şiir fesleğen çiçeği gibi. Geçerken eliniz değer, müthiş bir koku; genziniz bayram eder. Şiirin az okunması değil mesele, hayatımızdan iyice çekilmesi acı. Şiir sadece sözcüklerle yazılmaz. Bazen bir jest, bir mimik, bir ince marifet de şiir olabilir. Katır kutur bir hayat yaşıyoruz. Mizah ve şiir bu hayatı biraz inceltmeye çalışıyor.
Yalnız, tek tabancadır. Her gördüğüne daan! Diye vurulur.
Yalnızın esvapları, mutlu olduğu senelerin modasını yansıtır.
Yalnızın toplu fotoğrafları bile vesikalıktır.
Yalnız, çamaşırlarını gündüz leğende yıkar, gece olunca asar. Yalnızın ayakları, çorapları nefesi kokar.
Bir yalnız, bir yalnıza ömür boyu kışt kışttır.
Yalnızın elleri ceplerinde, cepleri hep derinde. Yalnızın dişleri, düşleri van gogh sarısı.
Abi merhaba ben senin acayip fanatiğinim elime geçen bir kaç kitabını okudum amaaaaa ne varsa isterim :)))) Üstündağ canavarı yaptın beni o ne yaaa ince espirili şiirler hayatımı kesit kesit kestiler isterim abi ya sen gönder yada git şu adreste tüm kitaplarımı bulabilirsin de.sevgim ile hayranlı ...