Her şeyi önceden biliyorduk, şimdi sadece hatırlıyoruz -Platon
_
Gidebilen şey öç göçleridir hep, gidebiliyorsa -korku savştırmak, karmaştırmak
için: Adrenalindir o!
- hep o daha bir katar geri dönüşlerdir ve bunun karekökü ise.
Sezgi, hayat için ileri atılımıysa düzülen essai’lerin yaşama
ve bir ibreysek bu sezgi tepkini ortaya koyduğun
ve öte yanda değişmezler’in asıl kendi, bilmek olduğunda;
dönüşmeyenleri bulmak yeniden, kopya etmek de olmayacaktır.
Asıl kopya sezgilerin ile yetinmektir, karanlığın hakimiyetine direnmek.
Bir gömlek daha üstü denemelerdir, yaratıcı olan ve bir sonuca ulaşma kılıfı için de fazla sığ …
Dolaşır devamlı, evet durakları vardır, ama hep nefes alır.
Bunların ötesinde, bilmek, sezgi, yaratıcılık ve yaşamda denemeler, hepsi de iç içedirler.
Bir bütün halinde, onlar; hayatın kendisidirler.
İmgeler giriyor işin içine, çünkü ayna benzetmeler
sıra dışı biçimde işlerliğini yitiriyor; mecaz var, akisler yok.
Bilmek buysa, nerden geldiğimizin bir kaç önemi hak;
gibi, gibi’yi burada kullanabiliriz sanki …
Ve/ tabi üç nokta’yı …
Ama nereye gittiğimizin önemi var, amaç önemli;
o tek nokta, sadece paylaşılan mutluluk adına.
demiştik ya ama paylaşım değildir ‘gibi’ lafı benzetmesi,
sadece mecazlamalardır ve (bu) paylaşımsa
sezgiyle iç güdü ya da dürtünün toplamı
veya birbirinden çıkarılmasının bunların, bilmek.
*
Edilgen olmayan sevgi, toplayıcılıkla geçinmiyor.
Bu yüzden kaçınılmaz bir biçimde doğaçlama içgüdü dışa vuruyor
kendini ve uyaranı’nı almıyor gün ışığının!
Gerçeklik arayıp, bulup toplamıyor ve sanki bir gizem!
Ama ‘deneyleme yok’ o ‘bir kerede oldu bitti sezgi’:
içgüdüsel de değilmiş ki; değil edilgen, başlı başı etken!
Bilmek var oluyor gibi bu noktada, bir kerelik bir
algılayış karmaşası, ‘Rimbaud kaosyenleri’ olan tuhaflığın ve
gerçekleri umursamaksızın beliriveren ortaya ‘sezgi’
ile ‘içgüdü’; içinden doğru sezgi’nin, dış dünyadan bilgi aşırıcı..
İki örgü süresiz birleştiğinde ya da birbirinden ayrıştığında.
Yine de akla doluşmakta olan çılgınca bir fikre göre:
artık kadın başladı çırpınmaya, sözde aile özgürlemeye -
pinek ‘haset cee sine leyerek’,
tahta sert yapısından yumuşacık insan yüreğinin;
pit pinti, Pinokyo eğlence parkında, şıralar ağaçlardan..
- pineklemeye, erkek; öncesi de var!
:Bunu öngörmüş ise Tesla, son vermeli o bir şeye de! !
Neye? sarf bilmek eyleminin sonuçlara götürüşlerine;
insanın yani, bunlardan alıkonulma olasılıklarına:
Bazen üç nokta değil, nokta yeğ; virgül söz konusu değilse.
Ancak değil şu demek de; varılacak bu, hepsi mutluluk.
*
Korkma!
ölünce de kalır enerji, görkemli asaleti zerafetinin aşkın sevgisinin!
Susmak bilmediğince, tahterevalli bebek beşiği;
yukarı ışıtılan selvinin zerkedilip toprak altından; toprak altından
fırlayan eller itişerek -oracığı kazar, kızışarak
- dallarını kırdığında kıkırdayıveripe, sallayıp o tüm gövdeyi kök hücrelerinden! !
Bu bir gidiş, çevrim; şer kötücül çoğul yığınlarını tığ
içinden ayıkladıkça yeni doğmuş bebeğe senfonik kostüm,
bir habis bakteriye, seçmek kolay ve tosun-tek ışıldatmak yine!
Kimbilir, belki de çok fazla bilmeni istediğim için
felsefeye düzenli eğilebildim ve istemeni dilediğim;
kalman, gitmemen; insan tarafım ağır hala sanırım.
-
Essai (Montaigne’ce) : essay=deneme
Karmaştırmak=savştırmak=savuşturmak
Kaosyen lafı Arthur Rimbaud tarzı bir kelime (alıntı)
Metafor: birseyin sembolik olarak baska birseye benzetilmesi ama bu yapilirken 'gibi' lafinin kullanilmamasi. bkz: mecaz)
Rotasyon: dönme eylemi. yerkure gibi herhangi bir cismin kendi ekseni etrafinda donmesi
eksisozluk
Kayıt Tarihi : 10.8.2005 09:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
sevgiyle kal Fahrettin
yok ben ilgilenmedim Naime abla. dedem hafız/felsefeciydi:)
şiir olunca yazılan, felsefe de haliyle giriyor bazen artan oranlarda. insan bi sonuca gitmek istiyorsa bence felsefe de yapmalı gerektiğinde. belki ondandır bu bilinçsiz girişimler..
sevgiler Naime abla
'sezgiyle iç güdü ya da dürtünün toplamı
veya birbirinden çıkarılmasının bunların, bilmek....'
Hani diyorum ki, her babayiğitin harcı değildir şu lafı etmek!....
Teşekkür ve sevgilerimle:))
lütfen bu dediklerime darılmayın hepimizin görevi değil mi dir birbirimizi ikaz etmek
TÜM YORUMLAR (3)