İşte canım
iki gözümün ışıltısı
günlerin hantallığı basmış üstüme
ağır aksak doğdu güneş mapushaneye
Tütün tarlaları
Tamam
Dalında kalsın
Sonbahara hainlik yapan yapraklar
Tamam
Sürgüne gönderilsin
Kuytuluklarda filizlenen umutlar
Elbet zaman gün ışığıdır gerçeklere
bir tutkunun hasretini büyüteceğim yıllar yılı
ve bu zindan da
hiç bir şey güç ve imkansız gelmeyecek bana
rüyalarımda öpücüklerken sevgiliyi
gün batımı hüzünlü akşamlarda
Yagmurlarından bilirim seni
dağlarından, ovalarından
insan çığlıklarından bilirim seni
solgun yüzlü bebelerinden
dumanı tütmeyen bacalarından
bilirim seni
Nasırlı ellerimin
titreyen haline
neden düştün bir tanem (ölüm)
Bir yıldız kaydı
Mavi karanlıktan bu gece
Bütün özlemleri koparır gibi
Sen, titreyen ellerinde dünyayı taşıyan
sen, yitik yüreğinde acıları kuşatan sevgili
bakışlarına zamanın öfkesini düşürme
Kimbilir
nerde
Açlığın güncesi başlayacak az ötede
Yaşamak için
Alnı açık
Şereflice
Çetin olur mapushanede sınıf kavgası
Bilenir bir mızrak ucu gibi
Üzülmek çare değil
Bir tanem
Eğerek boynumuzu
Alıp gitmek başımızı buralardan
Çare değil.
Bu acılar nakış, nakış
Yavaş adımlarla
Zincirlerin,
Namluların
Arasından yürünecek dağlara
Bir şafak vakti
Mavzerler ellerinde
Bir ezgi söylenir zindan da
aşar zindanın duvarlarını
sesin kısılır
gözlerin kapanır
yüreğin telaşlanır
bir nefes çekersin sigarandan
Ben neslihan kardelen çiçeği tanıdınmı beni.