Dün gece muhabbet erleriyle aşk meclisinde, sevda ipine, söz incileri dizerken, rüzgarın getirdiği misk kokusuyla kapının perdesi aralandı da o göründü.
A güzel, ceylanın kokusunu, senin cennet kokuna tercih edeceğimi sana kim söyledi ki?
Ahu gözleriyle gülümseyerek içeriye girdi, mahcemalinin nuru, önce solmuş yüzümü, sonra da ruhumu aydınlattı. Sessizce geldi yanıma oturdu. Dönüpte ona bakmayınca;
-A güzellik vurgunu, niye hiç iltifat etmezsin bana, hatam nedir ne kusur işledim sana? dedi.
Sessizce ona dedim ki; Ey sevgili, ne kadar zalimsin, güzelliğinden ne diye beni mahrum etmek istersin, karşıma otursana...16.06.2001
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta