Mescid-i Aksa Şiiri - Maruf Özülkü

Dünyanın kilidisin sen ey sevdalı şehir
Aşkına sular çağlar sana akar her nehir
Yaban ellerde kaldın bu yüzden hayat zehir

Hayal et bu kederi bari her gün hayal et
Mescid-i Aksa esir bize yeter bu zillet

Gönlümün her yerinde izin vardır ey Kudüs
Böyle melül bakınca gecedir bize gündüz
Gittiğinden beridir derde düştük düpedüz

Ey şehir sen halime irad olmuş fermansın
Mescid-i Aksa esir uyuyanlar uyansın

Ruhumun hatırası asaleti duruşu
Sana yöneldi buldu yıllarca kurtuluşu
Yükseldi orda göğe tarif edilmez huşu

Yanıbaşında iken uzaksa can canana
Mescid-i Aksa esir bu hasret yeter bana

Dağılınca duygular işitilmedi diller
Ayrıştı ara renkler karıştı kirli eller
Aklımızı yitirdik ayrılıklar engeller

Bir iksir mi gerekir atmak için zulmeti
Mescid-i Aksa esir işte tüm vehameti

Gönlümün bir yarısı sevinse de yalandır
Bir gözüm gül saçsa da bir gözüm içi kandır
Yükselen ses figandır düşen ah ile candır

Kardeşlerim uyuyor yada hep kapışıyor
Mescid-i Aksa esir hüsran dolup taşıyor

Çok konuştuk yorulduk her nizada bozulduk
Kavramları çoğalttık bize yarar ne bulduk
Derde devadan gayrı fuzuli lafla dolduk

Bize özet geçecek müstaid akıl gerek
Mescid-i Aksa esir hatırlatsın ezerek

Biz çekildik gayretten zalim geçti en öne
Kendimize kapıldık devran döndü ters yöne
Hain darbeyi vurdu ellerine gözüne

Yangın sardı her yanı seyrettik geçer sandık
Mescid-i Aksa esir daha ne olsun artık

Karadır rengi dehrin senin yüzünden kara
Ey dolanan yüreğim ülfete ver bir ara
Küçük görme kendini toparlan gel karara

Çık imanla irfanla meydan görsün kahraman
Mescid-i Aksa esir ayıp günah uyuman

Nehri yataktan alıp deryaya taşımaksa
Umman sensin gel diyor sana Mescid-i Aksa
Başarmak mukadderdir sözün eylemin haksa

Sen belki bir Ömer'sin karanlığa Faruk'sun
Mescid-i Aksa esir sen ümitsin ufuksun

Bir dile gelse mazi anlatsa esrarını
Bir bulutla buluşsa katretse ebrarını
Yıksa şeytan ininin ziyanı zararını

Şu anda belki de sen Selahaddin burcusun
Mescid-i Aksa esir duramazsın yolcusun