Her an değişebiliyoruz aslında,
ama bir tek sen uymuyorsun bu kalıba.
Ne bekliyordun ki?
Senin doyuramadığını başkaları nasıl doyursun?
Kim önemser kendi mutluluğunu hiçe sayan birini?
Mesafeyi öğrettiğin yerden ıskalıyorum hayatı.
İçimden bir turna sürüsü geçtiyse, suç benim mi?
Ben ne karanlıktan korkarım ne de yükseklikten...
Benim korkularım bilinmezlikten yana,
içimi kemiren sözlerden.
Bağlılık, atılmış kutsal bir imza.
Yetersiz olmaktansa asi olmayı yeğlerim!
Nasıl geçmediğim sokaklar yolumu gözlemiyorsa,
görmeye tahammül edemediğim insanlar
yokluğumu farketmiyorsa,
ben de kırıldığım yerden
öyle bir parçalayacağım ki kabuğumu;
sen bile şaşıracaksın!
Hayat dediğin bir nefes gibi;
doluyor, boşalıyor ve değişiyor.
Herkesten daha da yakın iken
En karanlık gecede gölgene bile güvenemezsin
Seninle yaşadığım her çatışma,
göğsümde bir buzul.
Derdim, karın örtmesi, soğuğun vurması değil ki;
bütün bu olanları kendi lehine çevirmendir.
Derdim, bir rüzgar gibi uçup gitmen değil ki;
tam aksine içimde bıraktığın yara izleridir.
Sana kendimi anlatamadım!
Kayıt Tarihi : 3.9.2023 01:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Benim korkularım bilinmezlikten yana, içimi kemiren sözlerden.
?feature=shared
Okuyana zevk veren ve düşündüren ifadeler
Kutluyorum şairi.
Çok teşekkür ederim Orhan Bey
Bu son ikazım!
Hayatıma müdahil olma!
Bunlar bir İişkinin, bir tarihin bitiş sözleri, son sözleri gibi. Çok güzel şiir. Ama hüzün ağır basıyor...
Teşekkür ederim.
Saygılar...
TÜM YORUMLAR (5)