Meryem Şiiri - Yunus Öztürk 1

Yunus Öztürk 1
174

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Meryem

Bedensel gözü körle görenin neyse farkı
Akıl gözü körle görenin öyle benzerliği

Bedensel körü görür yapmaz başka yetisi
Akıl gözü körüde görür etmez tabii ki

Bedensel kör göremez açsada gözlerini
Gören kör gibi olur yumarsa gözlerini

Akıl içinde düşünürsek bu gerçekleri
Her şeyi açık görürüz maddi hem manevi
Her yetinin sağlıklı olması şart tabi ki
Çoğu yanlış eğitimle yok eder aklını

Görenler köre göstermek ister gördüğünü
Körler de onlar içi düşünür aynısını
Olanaklı yapmak isterler olanaksızı
Gerçeğe dönüştürmek isterler sanılarını

Bu yüzden çözemediler Kuran'ın sırrını
Onlar göl sandı uçsuz bucaksız okyanusu
Kuran tane tane okuyunuz diyor beni
Öneriyor akıllıca düşünülmesini

İnsanlarsa yapmakta söylenenin aksini
Bir solukta bitiriyorlar koca sureyi
Yok hiç bir şeyi anlayıp da kavradıkları
O yüzden yitiriyor insan insanlığını

Köre göstermeye çalışalım bu dünyayı
Var sayalım körün görüyorum dediğini
O ne bizi kandırabilir nede kendini
Hep bir olsak kandırabilirmiyiz Allah'ı

Hiç bilmeyiz davranışımızın anlamını
Allah görmez sanırız sahtekarlığımızı

Görenler içinde düşünelim benzer şeyi
Onlar kör olabilir yumarsa gözlerini
O zaman anlarlar körlüğün ne olduğunu
Köre yardım ettirir vicdani duyguları

Milde çekilebilir istenirse gerçeği
Mil çekilmiş gibidir akılsızın körlüğü

Gören aklın mı yoksa kör inancın'mı Kuran
Körler görür olamaz görürler kör olurken
En büyük ve en iyi bilge insandır Kuran
En büyük olabilir mi körlüğü bilmeden

Bu özelliği Muhammedi Peygamber eden
Aklın ve ruhun temizliğidir farklı kılan

Görenleri daha görür kılmaktır amacı
İnanırı da daha inanır etmek tabi
Tüm insanların hizmetine verdik Kuran'ı
İnsanlık ailesiyiz körü ve göreni

Şu ana kadar eleştirdik aklı bilimi
Eleştirelim istedik birazda inancı

Onun için uygun gördük Meyrem Suresini
Yapalım istedik arı aklın eleştirisini

İnanç nedir önce onunla bir tanışalım
Madde midir mana mıdır görünür kılalım
Madde değildir hiç üzerinde durmayalım
Mana olduğu kesindir hem fikir olalım

Ne çeşit bir manadır şimdi ona bakalım
Aklın maddesi midir değil midir onu görelim
Aklın hem maddesidir hem değildir bilelim
Matematik kesindir o değil belirtelim

Duygumuzun eli ayağıdır net görelim
İstek ve arzuların kölesidir bilelim

İnancın sahibi ben mi yoksa akıl mı kim
Kesinlikle akıl değil bundan çok eminim

Akıl ile inancın savaşını yaşarım
Anlaşıp uzlaştıklarını nadir görürüm

Başka sahibi olabilir mi araştırdım
Bulduğumdan eminim istek ve arzularım

Aklın olduğu yerde inancı göremeyiz
İnancın olduğu yerde aklı bulamayız
Fakat şu gerçeğide hiç unutmamalıyız
Bir bütünüz hidrojenle oksijen gibiyiz

Kimimiz akla kimimiz inanca tabiyiz
İnançla aklın arasında gidip geliriz
Kimimiz aklın kimimiz inancın dostuyuz
Kesinlikle hiç birinin tam kulu değiliz

İnanç aklımızla olup ruhumuzu besler
İstek ve arzularımızsa bedeni besler

Buradaki mana sonsuzdur hiç bir kaba sığmaz
En küçük kafadaki kap evrende bulunmaz

İnanç bazı gerçekleri aklımızdan saklar
Bu yüzden insanların birçoğu puta tapar

İnanç için şimdilik bu kadar tarif yeter
Başka etkileri varmı eğer varsa neler

Maddi dünyada sürer ölüm kalım savaşı
Bir yeme tav olur akıllısı inançlısı
Manevi dünyadada sürer avın aynısı
İyi ruhu yakalar kötü ruhların tuzağı

Her iki alemde geçerli evrim yasası
Varlığını sürdürür en güçlü olanları
Maddi alemin insandır en güçlü kralı
Odur manevi alemin en zayıf olanı

Dayanılır gibi değildir hazin sonları
Muhammed'le birlikte unuttular kuran'ı
Ayıramaz durumdalar gerçekten misali
Kuran'dan alan yok verilmek istenen dersi

Meryem Suresinin geneli inanç dünyası
Sureye girenin mümkün değildir çıkması
İrdeleyip eleştirelim üç beş ayeti
Aşağı yukarı benzer şeylerdir geneli

İsa'nın doğumuna hazırlar insanları
Bakire kızın mümkün müdür olsun cocuğu
Bu gerçeği göremeyen ister mucizeyi
Mucizeyi gerçek sanan seçmez batıl yolu

Zekeriya'nın ağırmıştır saçı sakalı
Erimiştir kemikler kalmamıştır dermanı
Sarmış onu karamsarlığın karabasanı
O güne kadar çekmemiştir hiç bir sıkıntı

Tüm dertlerden kurtarmış yaptığı duaları
Onu sarmıştır geleceğin endişeleri
Eşi kısır yaşlılıktan kalmamış takati
Derdi kalmazdı eğer olsa erkek çocuğu

Aklı gelmiş mi gitmiş mi bilinmez başına
El açıp yalvarmaya başlamış Allah'ına
Demş ki varis olacak bir oğul ver bana
Olsun demiş sana tabi kullar arasında

Rab dileğini kabul etmiş ismi de Yahya
Onun gibi bir kul gelmedi demiş dünyaya

Hayret içinde nasıl olur der Zekeriya
İkimiz de çok yaşlıyız kısırdır karım da

Rabbe yalvarırken aklı yok muydu başında
Eğer var idi ise bu şaşkınlıkları niye

Meydanı boş bulmuş İnanç boş dolu atmakta
Ne yapardı akıl dikilseydi karşısına

Rab'da sormamış şöyle diyebilirdi sorsa
Oğul isteyen sensin nasıl yapacaktık ya
İnanmadan mı benden oğul istedin yoksa
Eğer inanip istedinse şaşkınlığın ne

Oğul vermesem inanmayacak mıydın bana
Tanrı demez misin dediğini yapmayana
Tanrı diyorsan her istediğini yapana
O zaman sen tapıyorsun demektir putlara

Puta tapanların her dediğini yapar Rabbi
Doğruluğunu görür gezen mezarlıkları
Çoklarının gerçekleşmiştir tüm dilekleri
Dileklerini kabul eder orada Rableri

Buna benzer örnekler çoğaltılabilir de
Örnekleri kesip de dönersek asıl derse

Rab Zekeriya'ya ona gücüm yeter demiş
Onu inandırmak için birde örnek vermiş
Sen hiç bir şey değilken seni yarattık demiş
Zekeriya'nın tüm kuşkularını gidermiş

Akıl üstü yetilerle işlenmiş bu konu
Akılla inancın budur iç içe zirvesi
Burada görülür akılla inancın dostluğu
Anlamayan beynine atar kör düğümü

Amaç inançlıları İsa'ya inandırmak
Arı akıl bu işi yapar tasarlayarak
İnançlar beslenir mucize yaratılarak
İsa Meryem'den doğarken kouşturularak

İsa Annesinden doğar doğmaz konuşmuştu
Yahya'nın sözlerine kesin yanıt vermişti

Yahya İsa'dan önce çocukken konuşmuştu
Hatırlayalım o vakit neler söylemiti

Ayet on beşte ona selam olsun demişti
Selamlarını üç ayrı zamana yaymıştı
Doğduğu ve öleceği günü belirtmişti
Mezardan dirileceği günle bitirmişti

İsa'nın geleceğini doğmadan bilmişti
Selam söylediği apaçıktı İsa idi

Bu gerçeği İsa doğar doğmaz ispat etti
Nasıl derseniz aşağıdaki sözleri etti

Esenlik bana,doğduğum gün öleceğim gün
Kabirden diri olarak doğrulacağım gün

Ayet otuz üç Yahya'nın sözlerine yanıt
Bu yanıtı veren İsa'dır henüz bir çocuk

Yahya ne demiş ayet on beşte eski vakit
O söz anlaşıldı İsa konuştuğu vakit

Ona selamlar doğduğu gün öleceği gün
Diriltilip kabirden kaldırılacağı gün

Kuranın kendisi mucizedir anlayana
Bir tek yalan söz taşımamaktadır içinde
Çelişki değil çelişki gibi görünende
O yaşayan insan özüne girildiğinde

Her soruya yanıt verir ona sorduğunda
Yanıt veremez yaşadığını sandığınsa

Kendini kandırır öte dünyaya inanan
İnandığını kanıtlasın inandım diyen
Allahı kandıramaz beni kandıramayan
Hiç varmı sana borç veririm diyecek olan

Öte dünyade alacak alacağı olan

Bire bin veririm var mı kendine güvenen
Böyle bir teklifi kaçırmaz samimi olan

Yunus Öztürk 1
Kayıt Tarihi : 5.4.2013 02:07:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Yunus Öztürk 1