Gerçek ayakkabılarını giyene kadar
Yalan dünyayı birkaç kez turlar oldu
Pençeleriyle insanı kavrayan kötü alışkanlıklar
Görsel öğretilerin konusuydu
Kardeş olarak yaşamayı
Yan yana uçabilen kuşlardan öğrenemedik
Cebimizdeki para hala sayılabilecek kadardı
Merhametin dilinde sağır işitiyor
Kör görebiliyordu
Yüksek uygarlıkta kitap en yüksek değerdi
Okuma yazma bilenler değil
Okuyan ve yazabilenlerin uğraşıydı
Felaketlere karşı kitapla panzehire sahip
Olabilenler kendini koruyabiliyorlardı
İyi dostlarımızda vardı
Yanında sesli düşünebileceğimiz kadar insan
Merhametin dilinde sağır işitebiliyor
Kör görebiliyordu
İnsanın büyüklüğü, ne yaptıklarındandı
Ne de söylediklerindendi,
Uygarlığın ölçüsü; ne nüfusun çokluğu,
Ne kentlerin büyüklüğü,
Ne çok üretim, ne de çok tüketimdi,
Ölçü ülkenin yetiştirdiği insanın niteliğindeydi
Erdemin veraset yoluyla geride kalanlara
Servet bırakmak olmadığını anlayabilmekti
Merhametin dilinde sağır işitebiliyor
Kör görebiliyordu
Zamanın eskittiği düşüncelerle
Yeni kuşaklarımızı başarıya ulaştıramıyorduk
Oysa hayata katabileceğimiz birkaç ödül vardı
Birkaç gerçeği anlayıp
Birkaç yanlışı ortadan kaldırabilirdik
Gereğinden fazla üzülüyor
Gereğinden fazla umuda kapılıyorduk
Merhametin dilinde sağır işitebiliyor
Kör görebiliyordu
Fakirlik kokusu sünmüştü üzerimize çıkmıyordu
Bizi fakirliğe zorlayanlar
Gönül zenginliğimizi bile çalıyordu
Meyveyi çamura düşürüyor diye
Birileri ağaca lanet ediyordu
Hırsızların en zararlısı
Sorgulayan düşünceye sahip olmayandı
Merhametin dilinde sağır işitebiliyor
Kör görebiliyordu
Aşksız evliliklerden evlilik dışı aşklar gibi
Şirket evlilikleri filizleniyordu
Böcek olmayı kabullenenler ezilmeye başlayınca
Şikayet etmek akıllarına geliyordu
Dinlemekten bihaber olanlar
Hep kendilerinin duyulmasını istiyordu
Dik başlılar göklere ağaçlar gibi kök salıyorken
Merhametin dilinde sağır işitebiliyor
Kör görebiliyordu
Önder Karaçay
Önder KaraçayKayıt Tarihi : 28.2.2015 20:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
'Adalet nerede hesap sorarsa, merhamet orada haklarını kaybeder.' / Georges Duhamel..
Sevgili Önder,
Geçmişten; insan yaradılışından günümüze kadar süre gelen bir tarihten, vicdan ile yaşam arasındaki gel -gitlerin karşısında boyun eğerek yaşamak veya yaşamak denilene anlam katmak... Siyah ile beyaz yaşam ve insan arasındaki en belirgin farktır.Dünya, oluşumu itibariyle şuana kadar hiç bir şekilde değişim göstermemiştir,lakin insanoğlu doğumundan şuana kadar aklın alamayacağı kadar değişime uğramış ve farklı yaşam- düşünce akımlarına neden olmuştur.Her ne kadar hepimiz bir takım olgu ve değişimleri kabul etmesekte 'dünyanın böyle geldiği ve böyle de gideceği 'bir gerçektir.
Farklı bir anlatım ve geniş kapsamlı bir çalışmaydı.Kutluyor sevgilerimi sunuyorum.
Bu çok anlamlı, ciddi bir emek ürünü çalışmanızı içtenlikle kutluyorum...
Merhametin dilinde sağır işitebiliyor, kör görebiliyordu.
Çok düşündüm?! Teşekkür ederim... Esen kalın...
Duygularımızı aşındıran, yaşamın sancıları... Yürüyüşlerde ilk ele düşecek masumun hancıları! ________ Arif tatar
Hesap sormak adaleti sağlar mı! Önce anlamaya çalışmak ve ardından yardımcı olmak çözümün parçası olmak adına daha gerçekçi değil mi? ?
Sizin yazılarınızı ve şiirlerinizi okumaktan büyük keyif alıyorum. Çok şey öğreniyorum. İyi ki varsınız. Sevgiler, saygılar.
TÜM YORUMLAR (9)