Sevgili
Bir gemi götürüyor bütün hatıraları
Limansız ülkelerin amansız sığlığına
Boğazıma dolayıp halatlarını
Dalgalarda bir akdin imzasıyla
Yosunsu gülüşlerin düşüp peşine
Bir gemi götürüyor hatıraları
Sevgili
Martılara kul oldu havadisler
Pul pul döküldü buluttan inci
Çirkin adamlar vedamı dişler
Gerilir kolları aşina heveslerin
Bu gidiş ayrılıştır her umuttan
Martılara kul olur havadisler
Sevgili
Balıklar anlatamaz seni, dilsiz balıklar
Bir yudum suyun vefası var serde
Pusulasız bir sevda rotaları ayıklar
Duman duman dalgalanır içimde efkar
Sayıklar masum bir haykırışın özünü
Balıklar, dilimi yutan dilsiz balıklar
Sevgili
Kurtar beni bu fakir zindanından
İmdadım çalarsa kapını kör topal
Bir tufan kopacak sanki anbean
Bir girdap yutacak sanki bütün dünyamı
Altın şehrin rüyasında uyandır
Kurtar beni bu fakir zindanından
Sevgili
Arşınsız yolların ardına küskünüm
Bölünmüş yıldızların ışığına muhtaç
Kör bir aşığın yanık yüreğinden
Bir türkü yürüyor içimde büklüm büklüm
Ufuklar ardında dalgalansa da taç
Arşınsız yolların ardına küskünüm
Sevgili
Bu mehilin zehrini sökmez saatler
Birer birer geçsede ömürden günler
Sinsi bir kurdun pençesi iner tepemden
Tükenir erkanın ettiği tüm vaatler
Acımı dindirmez zakkum çiçekleri
Bu mehilin zehrini sökmez saatler
Sevgili
Kurumuş dal gibi bekliyorum can suyumu
Köküme kan döken deryalara inat
Bir dalga ki nasıl özlemez kumu
Vurdukça başını sert kayalara
Asılsız müjdelere kulak veriyorum
Kurumuş dal gibi bekliyorum can suyumu.
Sevgili
Mavi gökyüzüne tüy gibi düşer bakışlar
Cennet kuşlarının gözünde akseder hayat
Kaşlarını çatıpta çevirme başını
Baharın sözüne minnet duymuşken kış
Bu keskin rüzgarların tükürsen yüzüne
Mavi gökyüzüne tüy gibi düşer bakışlar.
Sevgili
Gözlerim yutkundukça bu keskinliği
Demirledim bir esaret adasına
Uçurumlar ürkütemez bu derinliği
Beyazların örtüsüyle kirlenirim
Boşlukları kulaçlar nefesim
Bu keskinliği gözlerim yutkundukça
Sevgili
Yılanların ayinine davetliyim bugün
Akrebin zehri sunulur kadehlerde
Çözülür kör düğümlerde sabrım
Yağmurlar sönerken düşen ateşlerde
Bir salkım sevgisizlikmiş düğünüm
Yılanların ayinine davetliyim bugün
Sevgili
Bir merhametin son arzusudur bu
Ve son şefkatin bütün varlığı
Hangi küskünlüğün vebali ödenir
Nasıl boğar özlemleri bir avuç su
Vebalı sancıları öldürmektir şimdi
Bir merhametin en son arzusu
Sevgili
Ölüm tutmuş yanaklarından ellerimin
Ve nabzımı yoklar her gün Azrail
Nedir bu hal, gül bahçesinde kil
Yusuf olsam; bir kuyu yutar beni
Uyandırır kurşun sesiyle sabahlar
Yanaklarından ölüm tutmuş ellerimin
Fatih Özkonyalı
Kayıt Tarihi : 5.7.2005 21:33:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Fatih Özkonyalı](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/07/05/merhamet-10.jpg)
bir dolunay gölgesinde çıkarsın içimden
tutulamaz ellerinle saçımı çizersin dalgalara...
abim çok güzeldi şiir
bence kafiyelerin içten içe gizlenmiş haliydi bu şiir........
saygılarımla abim...
Cihan KAYA
söz bitti...alkışlıyorum kardeşim...selam ile..........
Turhan Toy
TÜM YORUMLAR (19)