Özlemi;
Kiraz ağacları altında düşlediğim bir nehrin ölesiye dingin, olesiye öfkeli sesiydi, dilinde sekillenip dudaklarindan dokulen zamanin. Avuc dolusu huzursuzluklardan artakalan bir caresizligin en son sesi. Tanri tarafindan afaroz edilmis bir melegin son cirpinisi, kendini hic var olmadigina inandirmak. O inandirmak ki tum cinslerinin nefretiyle yogrulmus bir kilicti kendini begenmisin elindeki. Bir ozlemin kiyisindaki nehir, dinle, bir sozun sonundan ta en basina kadar takibinde tum ruhlar senin.
En sonunda;
Bu gun bahcesini feth etme zamani bedenin; curetkar bir ruzgar sabahin ardina taktigi. Gelinciklerle suslu bir tactan daha degerlisi var mi? Bulutlarin arasinda yok olan bir kirlangicin tasidigi bir tilsim di boynuma taktigim bu gece. Bir bazi zamanlarin, anlarin kiyisinda dolasan duslerim. işittiğim sesler sana mi ait? Ben miyim yoksa seni duyumsama cabasinda olan. Ozlemlerimin sonunda buldugum tilsim gene bir kirlangicin gagasinda.
Zaman;
İki sevdalı kalbin en gizli yarasını,
Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur,
Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur.
Bir bakış, bir aşığa neler anlatır,