Şahittir dünya
İnsanın elmadan aldığı ısırığa...
Ya da bedelidir insanın dünya,
Elmaların hükümsüz gezdiği ülkelerden biridir
Şimdi bildim seni, senin derin gözlerini !?
Yanlışını bile bile aldığım elmaların nedeni...
Ve yine şahittir dünya
Bu kez kendinden kopan,
Kendisiyle kopan, bütün zerrelerin ahıyla
Başaramadı henüz insanlığı,
Evrimleştikçe küçülen ebatlarıyla...
Ne materyalist, ne ateist
Ne inanç parıltısı, ne dinler karmaşası
Sığamadı vücudun çözülemeyen ahenkli
Mihenk taşlarına...
Çoğalmak için seviştik ilk başlarda,
İkiden sonrası zevki mutahhara...
Kimi zaman bir mumla,
Kimi zaman ahenkle kurulmuş ezgilerin yoluyla
Döner oldu başlarımız
Arayışın ortasında...
Zoraki bir tebessüm bitti
Sabahın beş buçuğunda
Makyajı akan orospular kadar gerçek
Bir disturuyla
Dik durup, çapraz yürür olduk
Namusla, namussuzun boyunduruğu
(utangaç bir bakışla)
Sert bir kavramlar bütününden ayırırcasına
Ne önemi kalır dünya,
İlk ısırığı alan olmasa...
Evrimleştik ağaçların arasında
Vazgeçtik en sonunda
Yeşilin tadı henüz damağımızda
Aklı lütüfunda
Kimileri için elmadan öte
Umut kaidesi bir metafor dünya
Irmakların arasında
Zevk-ü bela
Kimileri için varoluşun nedeni
etkilemez kimseyi
Ne beni, ne seni...
Bilindik bir şarkıdaki gibi
Unutulana kadar
Seninle, bizimle yaşarız benliğimizi...
Ne anam büyüktür,
Ne atam...
Bırakalım bu varoluş harakirilerini,
Unutulan kaç kişiyi hatırlarız?
Söylesene sevgili...
Kayıt Tarihi : 20.2.2023 15:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Merak ettiğim sorular vardı; bedenimin ücra keşmekeşliklerinde... Ya sonsuza dek gömecektim, ya dillere şikar kılacak, üzülecektim. Bilemedim.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!