Yedi yılllık bollukta, Yusuf tasarruf etti
Biriktirilen tahıl, onlara hayli yetti
Yedi yılın sonunda, kıtlığa ulaştılar
Biriken ürün ile, kıtlığı da aştılar
İktisâdı bilmeyen, ülkeler aç kaldılar
Yedi yıl bol bol yiyip, rehâvete daldılar
Aç kalınca bildiler, çoluk çocuk ve davar
Duydular ki Mısır'da, birikmiş çok tahıl var
Yusuf'un babası da, muhtaç kalanlardandı
Kıtlık denen bu illet, onlara da dadandı
Yusuf'un kardeşleri, dönüp babalarına
Dediler 'Ey babamız, çıkamayız yarına
Biz duyduk ki Mısır'da, iyi bir kimse varmış
Muhtâcın heybesine, bolca tahıl koyarmış
İzin verin gidelim, bu zâtın mekânına
Biraz yardım isteyip, getirelim yanına'
Varınca huzûruna, Yusuf'un kaygı ile
Karşıladı onları, genç Yusuf saygı ile
Bakar bakmaz tanıdı, Yusuf kardeşlerini
Fakat belli etmedi, gördü tüm işlerini
Dedi ki “Size bir çift, etmek isterim kelâm
Bir kişiniz daha var, söyleyin ona selâm
Bir daha ki gelişe, onu alıp geliniz
Bolca mahsul vereyim, boş dönmesin eliniz”
Peki deyip gittiler, bir daha ki sefere
Küçük kardeşlerini, götürdüler o yere
İhtiyâr Yâkup dedi, 'Ey güzel oğullarım
Sizi yalnız bir şartla, o mekâna yollarım
İyi bakacaksınız, küçük kardeşinize
Yusuf gibi yitmesin, emânet olsun size”
Kabul edip çıktılar, Mısıra giden yola
Aceleyle gittiler, vermeden yolda mola
Dediler “Ey hünkârım, müsâde verin bize
Gidelim babamıza, Hakk kuvvet versin dize”
Yusuf en küçüğünün, heybesine tas koydu
Ve dedi ki 'Bakınız, bu kimse beni soydu
Hırsızlığın cezâsı, alı konmaktır burda
Bu benimle kalacak, siz artık gidin yurda'
Dediler ki 'Ey hünkâr, ne olur alma onu
Babası çok üzülür, şerdir bu işin sonu'
Yusuf dedi 'Üzgünüm, burda böyle kurallar
Anlatın babasına, emînim bunu anlar'
Bu durum kardeşlerin, canlarını çok sıktı
Dediler “Yusuf gibi, bu da ahlâksız çıktı”
Yâkub’a koşup hemen, anlattılar olanı
İhtiyâr dedi 'Gidip, getirin o oğlanı
Benim acım bir idi, şimdiyse iki oldu
Üzüntüden kahroldum, yüreğim dertle doldu
Gayrı durmayın burda, geri gidin oraya
Getirin çocuğumu, tuz basmayın yaraya
O şehire girerken, ayrı yerlerden girin
İşinizi tez görüp, tahılları getirin'
Bu haberin üstüne, üzüntüden kör oldu
Fakat hamdetti, kalbi tevekkül ile doldu
Oğulları döndüler, Yusuf'un mekânına
Dediler 'Ey hünkârım, şer değmesin canına
Bırak kardeşimizi, babasına verelim
Sızlıyor vicdânımız, selâmete erelim'
Yusuf dedi 'Sizlerin, bir câhilliği oldu
Bu cehâletinizle, babam günbegün soldu'
Dediler 'Ey hünkârım, Yusuf musun yoksa sen
Pişmanlıktan bîtâbız, ne olur 'Evet' desen
Bu ne güzel kaderdir, bu ne güzel bir hâlet
Ey mâsum kardeşimiz, ne olur bizi affet'
Yusuf dedi 'Siz benim, canımsınız nihâyet
Bu hırkayı babama, götürürseniz şâyet
Gözlerine sürünce, gözleri şifâ bulur
Anlar ki bu benimdir, o an berhûdâr olur”
Koşarak yol aldılar, babalarına doğru
Kapıya koştu Yâkup, daha duymadan çağrı
Dedi ki “Ben bu hâle, şaşırıp kalıyorum
Gene de Yusufum’un, kokusun alıyorum”
Komşuları gülerek, “Şaşırdınız gâlibâ
Bunca acının sonu, aklınız olmuş hebâ”
“Hayır” dedi Yâkupcuk, “Benim aklım yerinde
Evet bir acı duydum, yıllar yılı derinde
Fakat şimdi emînim, özlemim son bulacak
Hamdolsun Allah’a ki, duâm gerçek olacak”
Dediler 'Ey babamız, evet doğru bildiniz
Yıllarca bugün için, Hakka salât kıldınız
Getirin dedi bize, babamızı buraya
Özledim ne zamandır, hasret girdi araya'
Hırkayı müjde ile, ihtiyâra verdiler
Ve bununla birlikte, bir mûcize gördüler
Hırkayı ağlayarak, yüzüne basıp sürdü
O anda âmâ olan, gözleri gene gördü
Dedi 'Durmayalım hiç, Yusuf'uma varalım
Ölmeden önce bir kez, kucaklaşıp saralım'
Aceleyle koşarak, ulaştılar Mısır'a
Böyle bir hâl gelmedi, belki hiçbir asıra
Ağlayarak sarıldı, genç Yusuf babasına
Kucaklayıp sıkıca, son verdi tüm yasına
Yâkup oğluna dedi, “Gerçek oldu bak işte
Anlattığın o rüyâ, görmüştün çocuk yaşta”
Yusuf böylece erdi, sonunda mutluluğa
Borçluydu tüm bunları, tek Allah'a kulluğa
(namrun-18.08.2005)
Ayhan Yavuz AçıkgözKayıt Tarihi : 21.10.2006 18:42:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ayhan Yavuz Açıkgöz](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/10/21/menkibe-yusuf-v-gul-bahcesine-kavusuyor.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!