Bir dağ serinliğini vurup gönül ülkeme
upuzun yollara vurdum kendimi mecalsiz
üşüdü bakıp yanlızlığıma turna kuşları
üşüdü börtü-böcek ve tüm dağ çiçekleri
gitsem ayaklarım ıslak, başım dönüyor
kalsam hep kahır renginde iner gözlerime akşam
sevda hayatın neresinde duruyor
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman