Menderes’i, Özal’ı Yedi, Sıra Sen De İsl ...

Nedir bu demokratiks Krıtis, melâneti
Diye sormuş idim ben, birkaç gün önce hani
Yetmiş altı yaşımda menfur çamuriyeti
Çirkef mezbelesinin içine çekti beni

Bu nesebsizler Menderesi, Özal’ı yedi
Sıra sende zindandan içeri Mehmet dedi
Sanılmasın arifanlar mendeburu bilmedi
Sureta beşer görünür esasta domuz geni

Ben bin sekizyüz on altı şövalye kılıcı
Ezânı şerîf’e karşı kılınmış kalıcı
Türk İslâm cevherinin ciğerindedir ucu
Kırdı pergeli bozdu şakülünü, gönyeni

Yossi Kohen mel’ûnu taltif saikiyle
Yonanlı gugukçular çıkardılar gaile
Bu onbeş aycık zindan bizden sana hediye
Dediler ettik artık susturacağız seni

Beni Ellâh susturur mahlûkât susturamaz
Dediğim Hak sözüme kimse karşı duramaz
Şeytan bile uğraşsa mancınığı kuramaz
Kurbanlık adamışım Yaratana bu teni

Bu İslâmın merkezi olan türkün yurduna
Çakılan yossi kohen nesebsizler ardına
Düşenler karılmışlar işgaliyet derdine
Binbeşyüzlük yıllık bu kin zannedilmesin, yeni

Kimliğin türk velâkin türklükle zerre kadar
Alâkanız yok diyor işte ilâhi radar
Meytülmâli maşatlık nöbetçisine adar
Hergelenden süzmesin biliyorum bünyeni

Hakîkâti İSLÂMİ ipte olsa yine der
Semavât parçalanıp dürülüverse de yer
Bu ruh bu bedeni terk etmedi ise eğer
Hey satılmış; kör göze sıkacağım künyeni