Uzun yıllar oldu, senden ayrılalı,
Bağlarında bülbül, öten memleketim.
Hasretinle gönlüm, nasıl da yaralı,
Dağlarında keklik öten memleketim.!
Seninle ne kadar, öğünsem azdır,
Dört mevsimin, hemen hepsi yazdır.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Başarılarınızın devamını diliyorum
NEDE GÜZEL DÖKÜLMÜŞ MEMLEKET HASRETLİĞİ DİZELERİNİZE.ADETA BU HASRETLİĞİ YAŞATINIZ OKUYUCUYA.KUTLARIM KALEMİNİZİ..
Seninle ne kadar, öğünsem azdır,
Dört mevsimin, hemen hepsi yazdır.
Tepelerin yüksek, ovaların düzdür,
Yaylalardan sular akan memleketim.!
Ben bu kıtayı çok tuttum..
şiir gibi şiirdi
kutluyorum...başarı temennilerimle
selamlar şair arkadaşım
'Çok güzel duygu yüklü kaleminiz daim olsun, sevgi ile kalın.'
Kimden : -BİLLURUM- (Bayan, 44)
Kime : sevda rüzgarı gurubu / EROL SAGUN
Tarih : 31.03.2010 13:24 (GMT +2:00)
Konu : Yn: MEMLEKETİM.(Türkiyem.)
cok guzel gercekten şahane olmuş
Kimden : İsmail Sağır 1
Kime : sevda rüzgarı gurubu / EROL SAGUN
Tarih : 28.03.2010 11:00 (GMT +2:00)
Konu : Yn: [dunya-sairler-b..] MEMLEKETİM.(Türkiyem.)
YÜREĞİNE, DİLİNE, ELİNE SAĞLIK DEĞERLİ DOST... GÜZEL BİR ŞİİRDİ....
Vatan hasretini muhakkak bu hasreti çenler vatandan uzak olanlar bilir.Yüreğinize sağlık Erol bey çok anlamlı vede hasret kokulu bir şiir kutlarım.
Hayırlı akşamlar saygılar benden ümüt güngör
Anadolum Yeter Bana
Gül kokular arasında,
Yurdumun mis havasında,
Şu bulunmaz doğasında,
Anadolum yeter bana.
Yaşayıpta dört bir mevsim,
Çizmeliyim eşsiz resim,
Her zaman gelir göresim,
Anadolum yeter bana.
Kekik yolmalıyım bolca,
Türküler söyleyip yolca,
Alıçlar dizerek kolca,
Anadolum yeter bana.
Yaban taan yenilmiyor,
Pek lezizdi denilmiyor,
Bahçesi yok girilmiyor,
Anadolum yeter bana.
Yar elinden dürü gelmez,
Akşamları sürü geçmez,
Koyunu yok suyun içmez,
Anadolum yeter bana.
Kırları yok gezilmiyor,
Vadisine gidilmiyor,
Gezmeyi onlar bilmiyor,
Anadolum yeter bana.
Gözleme yok ocağında,
Camisi yok bucağında,
Sevmez çocuk kucağında,
Anadolum yeter bana.
Göçeri yok zeybeği yok,
Tarihinde kol beyi yok,
Yaslanmaya değneği yok,
Anadolum yeter bana.
Bayramı yok kutlayacak,
İlkesi yok saklayacak,
Çiçeği yok koklayacak,
Anadolum yeter bana.
Ne yıldızı var ne ayı,
Ok atmaya yok bir yayı,
Yaylalara koşmaz tayı,
Anadolum yeter bana.
Anadolu benim yurdum
Onunla doğdum yoğruldum
Anam gibi sıcak bana
Karşılıksız kucak bana
Anadolum yeter bana
Yaşar Akbaş
Dosta sevgi döker sözüm,
Düşman için sönmez közüm,
Yaban elde yoktur gözüm,
Anadolum yeter bana....................ismail sağır
Manisi yok, türküsü yok,
Elinde saz ozanı yok,
Her yörenin oyunu yok,
Anadol'um yeter bana.
Sevgilerimle,..............................Şükrü Topallar
Cami var Dortmund ilinde
Gözleme halkin dilinde
Her gün basinin elinde
Anadolum kokar burda.... dertliyürek
yemyeşikdir yayaları
gül kırmızı çiğdem sarı
hoşturyazıkışı ve baharı
anadolu yeter bana
şair yusuf değirmenci
Ümüt Güngör
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Memleket demek başlıbaşına hasretin habercisi, duydunun hüznün çağrışımı ifadesi şiir makamlısı türküdür dillerde türkügibi yana elleriniz dert görmesin değerli kardeşim
Cemali-Hikmet AKSU
Paylaşım için teşekkürler
Hasret kokan bir şiir. Ve de vatan sevgisi hiç eksilmeden devam eden duygu dolu bir şiir. Kutlarım kardeşimi
Bu şiir ile ilgili 98 tane yorum bulunmakta