Meltem Esintisi 176 TEKNİK GELİŞMELER

İnsan akıllı yaratılmış olduğundan, amaçlı yaşamalıdır.
Gayesiz yaşam insani denilemeyecek kadar basit ve pespayedir.

Amaçlı yaşayabilmek ve hayata anlam kazandıra bilmek ancak ve ancak ruhun ebediyet arzusuna tatmin edici bir cevap bulmakla mümkün olabilir.

Oda Allah’a ve ahirete inanmak ve Allah’ın vadetmiş olduğu ebedi saadeti kazanmaya kilitlenmek ile mümkün olabilir.

Allah ve ahirete inanmadan yaşanılan bir hayatın anlam ve kazancı olmadığı gibi ibadetsiz bir yaşama da meyvesiz bir ağaç gözüyle bakıla bilir.

Oysa insan bütün yaratılmışlardan üstün ve farklı bir hayat standardında yaratılmış olduğundan dolayı;

dünyadaki hiç bir zevk, hiç bir lezzet onun zevk ve arzularını tatmin edemeyeceği gibi hiç bir makamda onun için son olmayacaktır.

O,
yaratılmışların seçilmişi, yeryüzünün yetkilisi,
yaratıcının mahbup ve muhatabı olma özelliklerine sahiptir.

Bu özelliklere sahip olan birinin elbette kendisine yakışır vazife ve sorumlulukları olmalıdır.

İşte o sorumluluk,
kâinatın yaratılış sebebi olan iman.

O vazife ise,
cenneti kazandıracak samimiyet,
muhabbet ve teslimiyetin ifadesi olan ibadetten başka bir şey olamaz.

Dünyanın imarına ait olan fen ve teknik vazifeler basit ve lüzumsuz görülmemekle beraber;

insanın ebediyet arzularını karşılamada etkisiz ve yetersiz olduğundan dolayı, hayatı sadece onlara indirgemek aldanmışlık ve zarardan başka bir şey değildir.

İman etmeden,
ahirete ait bir hedef ortaya koymadan,
yapılacak icat ve buluşlar, sahibine bir şey kazandıramaz.

Ancak,
insanların yaşam düzeyini yükseltmek,
Allah’ın insana vermiş olduğu yeteneklerin gelişmesine zemin hazırlamak, ahirette vaat etmiş olduğu nimetlerin benzerlerini fizik âleminde sergileyerek, inananların cenneti kazanma arzusunun gelişmesine hizmet edebilir.

Makinelere bağımlı yaşamakta
rahat, huzur ve mutluluk olamayacağı gibi,
gürültülerinin verdiği sıkıntı ile beraber eserinin esiri olan makineleşmiş ruhların ACI feryadı vardır.