Peygamber; hayata anlam kazandırıp, yaşamı yaşanmaya değer kılan, Allah ile kul, baki ile fani, cennet ile cehennem,
hayvaniyet ile insaniyet gibi zıtlıklar arasındaki farkı insana ve insanlığa gösterip;
Doğruların tercihinde, önder, örnek, mürebbi ve muallim olarak gönderilmiş olup, doğal bir his olan din ihtiyacına;
TEVHİD, RİSALET, UBUDİYET, HAŞİR VE ADALET aşısı yaparak, hayatın saadeti ebediye meyvesi vermesini sağlayan insanlık bahçesinin nurani bahçıvanıdır.
AŞI YAPILMAYAN MEYVE TATLI VE DEĞERLİ OLAMAYACAĞI GİBİ!
Peygamberin yetki ve kontrolünde tevhit aşısı yapılmayan AKIL, putperest veya tabiatperest olmaktan kurtulamaz.
Yine Peygamberin sanat, marifet ve feraset mektebinde
Risalet aşısı yapılmayan irade hakkı batıla, izzeti zillette tercih edemez.
Yine Peygamberin mektebi âlisinden adap dersi almayan nefis, hayvani his ve duyguların ONURSUZ davranış ve tercihlerinden kurtulamaz.
Yine Peygamberin saadeti ebediye müjdesinden
haşir ve adalet mesajını almayan bedbaht yaşamında adil ve ahlaklı olamaz.
Tüm insanlık için bunca önemli vazifeler ile vazifeli bir şahıs ve müessesenin önemi üzerinde tereddüt edenler Müslüman değil İNSAN OLMAYI BİLE HAK ETMİYORLARDIR.
Ki Peygamber ve Peygamberliği kabul etmeyenler,
zaten tüm ısrarlara rağmen kendilerini kime ve nereye isnat ettikleri ortadadır.
Ne de olsa herkes ceddinin izzet ve şerefini TAŞIR.
Onu korumayanlar,
koruma gayreti içinde olmayanlar;
O şeref ve izzetten mahrum kalmaya mahkumdur.
Kayıt Tarihi : 7.6.2010 16:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)