Meltem Esintisi 023 ZEHİRLİ BAL.

Necdet Erem
1570

ŞİİR


16

TAKİPÇİ

Meltem Esintisi 023 ZEHİRLİ BAL.

Fiziki haz ve lezzetler, zamanla tatmin yetenek ve yeterliliğini kaybedince, insanı meşru ve ahlaki daire ve değerlerin dışına iter.

Gayri meşru dairedeki bir lezzetin, çoğunlukla binler elemi ve ızdırabı vardır.

Herhangi bir davranış ve lezzet, sonucu itibariyle pişmanlık his ettiriyor ise!

His edilen O pişmanlık, vicdan tarafından meşru dairenin dışına çıkıldığı sinyalinden başka bir şey değildir.

Meşru sınırları zorlayanların, mutlu olması veya kazançlı çıkması mümkün mü?

Allah, emir ve yasaklarına riayet etmeyenlere, mal, makam, şöhret ve servet gibi dünyalıklar verse de, şükrünü eda etmediklerinden, huzur ve mutluluk vermesi düşünülemez.

İç dünyalarında yaşamış oldukları fırtınaları görme imkânımız olsaydı, kazanmış olduklarını zan ettikleri, basit, boş onursuz ve onursuzlaştıran şeylere bedel, kaybettiklerinin ne kadar değerli ve önemli olduğunu anlar,
nefsimizin aldanarak haset ettiği hallerine sadece acır,
aynı konuma mahkûm olmadığımıza binlerce şükrederdik.

Allah’ın emirlerine muhalefet, dünyada elem ve keder, ahirette ise şiddetli azaba sebeptir.

Ondan olsa gerek ki, büyüklerimiz, haramları ZEHİRLİ BAL diye adlandırmıştır.

Necdet Erem
Kayıt Tarihi : 23.10.2008 19:08:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Bedri Tahir Adaklı
    Bedri Tahir Adaklı

    Tebrik ve teşekkürler

    Herşeyde, hususan zîhayat masnulardaki
    hilkat fevkalâde sanatkârane olmakla beraber,
    bir çekirdek bir meyvenin ve bir meyve bir
    ağacın ve bir ağaç bir nevin ve bir nev’ bir
    kâinatın bir küçük numunesi, bir misâl-i
    musağğarası, bir muhtasar fihristesi bir
    mücmel haritası, bir mânevî çekirdeği ve
    ilmî düsturlarla ve hikmet mizanlarıyla
    kâinattan süzülmüş, sağılmış, toplanmış
    birer câmi noktası ve mâyalık birer katresi
    olduğundan, onlardan birisini icad eden zât,
    herhalde bütün kâinatı icad eden aynı zâttır.
    Evet, bir kavun çekirdeğini halk eden Zât,
    bilbedahe kavunu halk edendir; ondan başkası
    olamaz ve olması muhal ve imkânsızdır.
    Evet, biz bakıyoruz, görüyoruz ki, kanda
    her bir zerre o kadar muntazam ve çok
    vazifeleri görüyor ki, yıldızlardan geri
    kalmıyor. Ve kanda bulunan her bir
    küreyvât-ı hamrâ ve beyzâ, o derece
    şuurkârâne ceset için muhafaza ve
    iaşe hususunda öyle işleri görüyor ki,
    en mükemmel erzak memurlarından ve
    muhafaza askerinden daha mükemmeldir.
    DENİLMİŞTİR.
    SAYGIYLA SELAMLARIM

    Bedri Tahir Adaklı

    Cevap Yaz
  • Devrim Tülay
    Devrim Tülay

    çok doğru...teşekkürler...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Necdet Erem