Melekler Başka Sever 11.bölüm

Melek Udeh
17

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Melekler Başka Sever 11.bölüm

MELEKLER BAŞKA SEVER 11.BÖLÜM

Hazırlanıp işe gittik. Ahmetin telefonunu ofise ugrayıp alırsa diye yanıma almıştım. Ofise vardığımızda ilker beyin odası bir hayli kalabalıktı. Aslı'da ofisteydi. Aslı'ya neler olduğunu sorduk.
- Abim acentayı devrediyor, tanerin vurgunu büyükmüş altından kalkamadı dedi. Eylül:
- durum bu kadar vahim miymiş vay be dedi. Aslı:
- abim bir şartla devretti. çalışanları işten çıkartmayacakmış, dedi.
Çok üzülmüştük ilker bey adına. iyi günlerimiz geçmişti. Aslı:
- abimle işiniz bitiyor diye benimle arkadaşlığınız bitmeyecek değil mi? dedi.
- Olur mu öyle şey, sacmalama, dedim.
Ilker bey odasından bir kaç adamla çıktı. Bir adam hariç diğerleri gittiler. Ilker bey yanındaki adamla birlikte yanımıza geldi. Diğer arkadaşlarımızıda çağırdı. Veda konuşması yapacağı her halinden belliydi. Gözleri dolu doluydu. Yanındaki adamı işaret ederek:
- bu acentanızın yeni sahibi yani patronunuz Veysi bey. iyi kötü günlerimiz oldu. hakkım varsa helal olsun, hakkınız varsa helal edin, dedi.
- Ama olmuyor böyle, siz patronluktan çıkmış olabilirsiniz ama hep abimiz olacaksınız, dedim.
Ağlayarak odasına gitti. Bir süre sonra elinde özel eşyalarıyla ofisten ayrıldı. Eylülle yeni gelen patron hakkında konuşuyorduk. Iyi birine benziyordu. evliymiş. doğma büyüme batmanlıymış. Tam bu sırada ahmetin telefonuna mesaj geldi. Ben bakıp bakmamakta kararsızken eylül çoktan telefonu kapmıştı.
- Bankadanmış, dedi. Ama dur bir dakika, bu nasıl olur melek, gel, gelen kutusundaki mesajlara bak.
Mesajları okuduğumda beynimden vurulmuşa döndüm. Bu nasıl olurdu. Dün sabah Leyla isimli birinden tam 4 tane mesaj gelmişti. Ben bir yandan bir açıklaması vardır diye düşünürken bir yandan aksini düşünüyordum. Mesajda şunlar yaziliydi: 'vazgeçemiyorum işte elim değil. vazgeçebileceğimide sanmıyorum. sana son buluşmamızda anlatmıştım' diye yazıyordu. Diğer bir mesajdada 'beni kırmayıp geldiğin için ve bana teselli verdiğin için çok teşekkür ederim' yazıyordu. Bu mesaj akşam beni almaya gelmeden 1 saat öncesinde gelmişti. Eylülde şaşırmıştı. birşey söyleyemedi. Eylüle:
- mehmeti ara, eğer ahmet cafeye geldiyse gelsin telefonunu alsın, ha birde sakın birşey belli etme, dedim.
Eylül mehmetle konuşurken, ahmet ofisten içeri girdi.
- Ne yaptın hayatım dedi.
- Hiç, işler işte, dedim.
Öpmeye eğiliyordu, arkamı dönerek çantamda telefonunu arıyormuş gibi yaptım.
- Al telefonunu, bir dahaki sefere dikkatli ol başına iş alırsın, dedim imalı bir şekilde.
- Hasta gibi duruyorsun? dedi.
Eylül hemen araya girdi.
- Ya biraz üzgünüzde, patronumuz acentayı başka birine satmışta ondan, dedi. Ahmet: Anladım, demek sabah o yüzden sinirlimiş. neyse hadi size yemek ismarlayayım, dedi.
- Yok biz yeni yedik, değil mi eylül, hem dolu iş var biz bir yere gidemeyiz, dedim. Eylül:
- ha evet, öyle öyle, dedi. Ahmet:
- peki o zaman ben cafeye gideyim. mehmet mız mızlanıyordu. sevgilimle buluşacağım çabuk ol diye. gideyimde bari sevgilisini bekletmesin, dedi. Eylül gülerek:
- evet, iş çıkışı beni almaya gelecek, dedi. Ahmet:
- Hadi ben kaçtım aşkım, dedi.
- tamam, dedim.
sadece soğuk bir tamam. Ahmet gittikten sonra eylül bana kızdı.
- Birde bana birşey çaktırma dedin nerdeyse adamı dövecektin yahu, dedi.
- Yok canım abartma istersen, dedim.
Akşam olmak bilmedi. Aklım almıyordu nasıl yapardı böyle birşeyi. Anlatmalımıydım, yoksa kendisinin anlatmasını beklemelimiydim. Ama eğer kendisi anlatacak olsaydı dün gece anlatmazmıydı. Kafam karma karışıktı. Iş çıkışı mehmet eylülü almaya gelmişti. Eylül:
- hadi senide bırakalım, dedi.
- Yok ben biraz yürüyeceğim açılırım belki, dedim.
- Kafana takma ne olur, hep benim yüzümden, ara beni eve geçince tamam mı, dedi.
ve eylülle mehmet arabaya binip gittiler. Ahmet arıyordu. Iş çıkışımda hep arardı ama bugün konuşmak istemiyordum. Telefonu kapattım, yürümeye başladım. Nereye bastığımı, nereye gittiğimi bilmiyordum. Çünkü beden olarak vardım ama aklım başka başka yerlerdeydi. Daha dün bana evlenme teklif etmişti. hemde o şahısla buluşup geldikten sonra. Aklım almıyordu. İhanetin yükü çok ağırmış. daha fazla taşıyamadı vücudum. Kendime geldiğimde bir bankın üzerine yatırmışlardı beni. Kendime geldiğimde başımda orta yaşlarda 2 bayanla, bir bey amca vardı.
- Ne zamandır burdayım, dedim. Bayanlardan biri:
yolda kendi kendine konuşurken birden önüme yığılıverdin. Şu beyefendinin ve hanımefendinin yardımıyla seni bu bankın üzerine taşıdık. Su çarpınca yüzüne kendine geldin. Ambulansı arayalım mı iyi misin şimdi, dedi.
- Gerek yok iyiyim teşekkür ederim çok sağolun, dedim.
- Insanlık ölmedi ya hadi geçmiş olsun, dediler ve gittiler.
Banktan güç bela kalktım ve otobüs durağına gittim.

yazan: Melek Udeh

Melek Udeh
Kayıt Tarihi : 10.6.2011 13:29:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Melek Udeh