Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Devamını Oku
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Yaş elli üç
Bana hep siyahı gösterdiler, pembeyi bilmem.
Saklamasını öğrettiler ve hep duyguları beklemeyi.
Çorak damlı, iki odalı bir ev.
Eski bir büfe, ahşap radyo, köhne bir dolap, dört köşe bir
masa.
Üstünde rakı şişesi ve bardağı.
Penceresi küçük bir evde, yüreği korkuyla dolu bir kadın.
Mutlu olmayı, mutlu etmeyi küçük yaşlardan beri dedem öğretmişti bize. Güzele, sevgiye, sadakata ve insanlığa ait ne biliyorsak ondan almıştık.
Sanki bir f ...