YALNIZLIK
“Hep iki nefes almak iki kişilik yaşamak
Bütün dünyayı o iki kişi üzerine kurmak
Ama nedense hep biri çalışır
Hep biri ister diğeri nerde bilinmez
merhaba der ama sarılmaz boynuma
Seni öpüyorum der ama hiç öpmez
Sen benimlesin der ama hiç benimle olmaz
Yani umut hayalden ibaret
Kendime ağlıyorum kendim için
kendime yanıyorum kendim için
Yani ne yaşıyorsam hep bende kalıyor
Bu da sığmıyor içime her gece taşıyor gözlerimden... Yüksel TORUN”
Bu yalnızlıktan aldı beni yüreğindeki yalnızlık.
Ve artık yalnızlanmıyor hiçbir yalnızlığım...
Sadece “Seni seviyorum” diye yazmak istiyorum bu mektubun her noktasına;
Seni seviyorum
Seni seviyorum
Seni seviyorum
Seni seviyorum
her ne kadar boşaltılmış köylerimiz gibi mahzun dursa da bu iki kelime,
ne kadar çaresiz dursa da acıklılığı,
biz geri döndürmüşüz kovulanları.
“Sen” ve “Sevmek” birleşince,
böyle geri dönüyor içimize davetsiz yerleşmiş anlamsızlıklar.
Ne çok söylemişimdir ben bu iki yalnızlığı, kim bilir.
O ki, söylenmiş bir sen olmamıştır, bilinir.
Düşlerimizin sol’ak yerlerine yabancı,
Sağ’lık derecesi sıfırın altında bir sevmek;
ikimizin olan bu sevmek.
Onlarca “ilk çocuk”larım var senden şimdiden;
on gün olmamışken daha ikimizin bile yaşı.
Sütünden nasiplenmiş o bebe,
Ne mutlu bir bebe o bebe.
Sevmek bir anneye yakıştırılır en çok, sana.
“Sen” ve “anne” birleşince,
böyle geriye dönüyor habersiz gitmiş bütün gülüşler.
Ve yanaklarında buluyorlar öz an(a) lamlarını.
“Sen”
“Sevmek”
“Anne”
Ne kutsal bir marifet.
SenSevmekAnne
Ne asırlık eziyet.
Bu yüzdendir sana “Dünyanın en güzel eşi, kadını ve annesi” deyişimin nedeni.
Bir bebenin kurşunsuz bir baba özlemi kadar sanadır özlemlerim.
Ne kadar emzirilmişsem o kadar aşığım sana Mavi Kadın.
Kayıt Tarihi : 2.12.2005 00:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!