Günler saklanarak geçiyor önümüzden.
Utanmaktan ne anlar şu berbat saatler.
Nerden akıl etsin aramızı boşaltmayı şu aptal yollar.
Ne halt ediyor bu yaşamak.
Bu iğrenç şiir ne anlatıyor.
Bu zavallı kelimeler.
Noktalar.
Satırlar.
Kim yazdırıyor bu felaketi.
Bu masum aklığa yazılan ne.
Neden!
Kızılmayacak kaç anımız var ki.
Hangisi haketmiyor parçalanmayı.
Yaşamak hangisinin hakkı!
Bütün öfkemiz adil.
Ve bütün yaptığı rezil şu zamanın.
Ne anlatıyor bu adi gerçekler.
Senin aslını istiyorum artık.
Ne saçmalıyor hayaller.
Aslının aslını istiyorum artık.
Biz sustukça,
sapıtıyor bu sabır.
Şımarmasın artık hiçbir dilek.
Nazlanan bütün umutların canı cehenneme.
Umrumda değil artık hiçbir iyi niyet.
Zaman bozulmuş, durmuş.
Hatta geriye götürüyor bizi birbirimizden.
Değiştirmek gerek bütün dakikaları.
Ve sana koşmalılar durmadan.
Değiştirmeli günü güneşi.
İkisi de yaşlanmış.
Ölüp yeniden diriltmeli yaratan.
Seni sakin sevmeli.
Ve hırçın özlemeli.
Sende sakin durmalı.
Ve beklemeden beklemeli.
Seni Sakin yaşamalı.
ve durmadan ölmeli.
Yalan söylüyor bütün evren.
Oyalıyorlar bizi.
Çıldırmak gerek.
Durmadan koşmak gerek.
Kandırıyor bizi bütün insanlar.
Anlamamak gerek onları.
Bu biletleri kim çıkardıysa asmalı.
Lime lime doğrayıp sermeli yollara.
Yolculuklara ibret olmalı.
Yıkıp geçmek gerek bütün sınırlarını.
Bozuk çalıyor bütün şarkılar.
Atlar mavi koşamıyor.
Kuşlar ötemiyor.
Yeşil yeşeremiyor artık.
Herşey yıkılmalı.
Şu özürlü satırları da yıkmak gerek.
Bu aptal şiiri yakmak.
Yakmak.
Yak.
Kayıt Tarihi : 8.1.2006 22:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!