şuan ''jose padilladan something'' tıngırdıyor kolonlarında pc min...aklımdaysa bir yüzün topuk sesleri...
ımmm! Im! Immmm! diyorum kısık bir kesiflikle.....''ibrahim ferrer'' gibi ellerimle belim uyumsamaya çalışıyor kokuna...caz elitliğinde bir dans partisindeyiz senle...yanaklarımız tokuşuyor,göğüslerimiz çarpışıyor hışımla...ıslanan atletimiz değil bizi izleyen gözler oluyor her nedense...herkesin gözü sen de; sen ellerimde...uyanıyorum.
...kulağımda ''travisten offender''....anlamasamda duygularıma saç takıyorum....sevgimi diz, yokluğunu el kılıyorum....ve yerde dans eden rakkas gibi hem baş sallayıp hem de dizleri döğdürtüyorum...sonra ''sing'' başlıyor ''travisten''...onu geçiyorum...''evanescenneden bring me to life'e'' tıklıyorum...rakkasım ayağa kalkıyor ve kendini atıyor pencereden...silkeleniyorum...
pc başından kalkıp mutfağa gidiyorum...bardağı alayım derken kaşığı musluğa dayıyorum...kaşığa bakıyorum; bana suçum yok der gibi düşüyor elimden...elim, kaçıyor gözlerimden...
hemen MSN'mi açıyorum…güzel haberler alırım diye yitiğimden…meğerki,aklı işine kirada,benliği akşamın hesabını yapmakta…bananecilik akıyor gelenlere gözlerinden…düşündüm,bari gülümsemesini şahlandırsaydı beni görmüşken…sonra olsun dedim; ben, kendime sevdim…kendine sevenin hakkı yoktur…sen dön dedim kendine,cebine kaçan utangaç ellerini çıkar …öp onları, mutlu ol onlara sahip olmaktan…onlara kan verdikçe onlar usanmaz sana köle olmaktan…
allahım bu winamp öldürecek beni…buldu yine can damarımı; başladı ‘’gözleri eski bir deniz mavisi’’ alpaydan:’’bu gece bir şey söyleme sakın… eski bir şarkıyı çalarken üstad…bak yürekten söylüyor bir müşteri kadın, ağlayan gözlerinde sevdalar sürme…gözleri eski bir deniz mavisi…umrunda değil gecenin kader çizgisi…karışmış tambura o ilk sevgisi, mızrap mızrap acıyor ıslak sesinde…’’…derbeder olmak varken neden mecnun olmayı seçtin be gönül…yama olmak varken hayıflanmalara, neden pürüzsüz bir sevgiye yapıştın…her daim meyve veren bir ağaç olmak varken,neden bir çiçeği soldurmamayı istedin…de be gönül…de bakalım hadi kime söyleyeceksin meramını…yan başına dön başıma kendimizceyiz işte…artık yan; ama is çıkarma be gönül…
…..
gece! bitmek mi istiyorsun…peki…seni ‘’kelly joy’dan vıvre la vıe’’ ile uğurlayayım…sen son tepeden kaybolurken de ‘’rosey’den love’’ bitsin…gece! ben seni, sevdiğimi bana getirdiğin için sevdim…bir dahaki sefere yine getirmez isen senin karanlığını çalarım…bu da,arkandan döktüğüm suyun şırıltısı olsun...
Oktay BaykurtKayıt Tarihi : 3.8.2006 12:04:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Oktay Baykurt](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/08/03/mektup-siir-degil-8.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!