Yağmurlu, soğuk, kasvetli karanlık geceydi
Yürüyordum ıssız caddede
Düşünceli, amaçsızca
Öylesine boş bir günümdeydim
Birden irkildim kulağıma çalınan tiz sesle
Karanlığa alışmaya çalışan gözlerlimle baktım
Simsiyah parlayan bir çift göz
Bana bakıyordu dikkatlice, ürkek
Çaresizdi, ümitsiz ve bitkin.
Belli belirsiz inledi
“Ekmek parası verir misin ağbi? ”
Şöyle bakındım
İyice, yukarıdan aşağıya
İnce kazak, yırtık pantolon, ayaklar çıplak
İçimi acı bastı, tam kalbimin üzerine
Karıştım, harmanlandım, alabora oldum
Sordum kekeleyerek, incitmeden
'Niye sokaktasın, yok mu kimin kimsen? '
Diyebildim hıçkırarak zar zor
Boğuldum
'Yok ağbim, babam ölünce annem evlendi'
İstememişler, sevmemişler, kaçmış sokağa.
Elinde tinerli pamuk, biraz bali, boş vermiş dünyaya
'İstemez miydim ben de akranlarım gibi, okumayı
Sıcak evimde, yatağımda olmayı
Ama buradayım işte,
Buz gibi betonun bağrında
Aramızda sadece, kolinin ince kartonu
Üzerimi örtecek sevgi yorganım bile yok
Ağlasam kârı yok, çalışmak istesem gücüm yok
Gücüm olsa da, çalışacak iş yok
Ne yapayım ben şimdi, öleyim mi ağbi?
Oturdum yanına, elim omzunda
Ağlaştık sarsılarak, harlandık soğukta
Ne kadar da beklentisi varmış hayattan
Yüreği cıvıl cıvıl, bir dolu özlemleri var
Ama örmüştü ağlarını kader
Sarmıştı karanlıklar hayatını, geleceğini
Yıkılmış, yok olmuştu kuytu köşede
Tek derdi vardı,
En azından günü kârlı kapatmak.
Başka düşünceleri de vardı,
Aama o karanlıklar yok mu?
Karartmış, soldurmuştu filizi baharda
Yaz görmeden, hazana hiç uğramadan
Çökmüştü kış soğuğu hayallerine
Acımasızca.
Üşüyordu geleceği, yoktu beklentisi
Biraz ilgi, biraz gülümseme, o kadar
Çok değildi isteği
Saygıyı çoktan unutmuştu, sevgiye zaten hasret
Yanıyordu yüreği, hak etmeden yaşadıklarıyla…
Sormamışlardı doğarken ona,
İstemezdi belki de doğmayı
Ağız tadına hasret, ışık arıyor karanlığına
Üşüyor, hırslanıyor, yanıyor düşleri
Hayata kızgın, raydan çıkmış raydan, itilmiş çukura
Beyni karanlık,
Geleceği ve düşleri simsiyah
Aydınlatamıyor yolunu tek başına
Çaresizlik bitirmiş
Yetmiyor gücü dikilmek için, çözülüyor
Vebal kimin, cezası kimin, bedeli ödeyen kim?
Oysa özlemleri, istekleri tastamam.
Ne yapsa, ne kadar da çırpınsa
Tutmuyor elinden kaderi
Geleceği zaten çaresizlik
Mekânı karanlık sokaklar…
(31.10.2005)
Burhanettin Akdağ
Burhanettin AkdağKayıt Tarihi : 31.10.2005 17:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Böyle bu düzen işte;
Ne gelir elden, yazmaktan ve sahip çıkmaktan başka... elimizden geldiğince elbet... Aslında en önemlisi de onları, o kötü koşullara sürükleyen nedenleri irdelemek...
Olmamalı değil mi insanlar, umarsızlık, ihmâlkârlık, bilinçsizlik, geçimsizlik gibi kendilerinin dışında akranlarının ve etraflarındaki insanların da özlük haklarına zarar getirecek olan kavramlarla iç içe...
Olmasa... keşke...
...
Genç Kalemler Şiir Değerlendirme Etkinliği'ne katılan bu güzel şiiri ve şâirini kutlarım
FÂtih Çodur
Ağız tadına hasret, ışık arıyor karanlığına
Üşüyor, ağlıyor, hırslanıyor, yıkılıyor düşleri
Kızıyor hayata, çıkmış raydan, itilmiş çukura
Beyni karanlık, geleceği karanlık, düşleri simsiyah
Aydınlatamıyor yolunu tek başına, çaresiz
Yetmiyor gücü, dikilmek için ayağa, çözülüyor
Vebali kimin, cezası kimin, bedelini ödeyen kim?
Haketmedi bunları, özlemleri, istekleri tastamam
Ne yapsa, ne etse, tutmuyor elinden kader
Geleceği çaresizlik, mekanı karanlık sokaklar
dizler ibret verici bir şarkı gibi damağıma bir yapıştı ki tadına dıyum olmuyor....yüreğinize sağlık yarışmada da başarılar dilerim...
unuttulmuş ve önemsemyen kimliklerin yaşamlarını ne güzel anlatmışsınız.başarılar
saygılarımla.
Ağız tadına hasret, ışık arıyor karanlığına
Üşüyor, ağlıyor, hırslanıyor, yıkılıyor düşleri
Kızıyor hayata, çıkmış raydan, itilmiş çukura
Beyni karanlık, geleceği karanlık, düşleri simsiyah
Aydınlatamıyor yolunu tek başına, çaresiz
Yetmiyor gücü, dikilmek için ayağa, çözülüyor
Vebali kimin, cezası kimin, bedelini ödeyen kim?
Haketmedi bunları, özlemleri, istekleri tastamam
Burhanettin Bey,
Böylesi duyarlı bir konuya böylesi mükemmel yaklaşan yüreğinizi, duygularınızı olabildiğince kusursuz kağıda döken kaleminizi kutlar, yarışmada başarılar dilerim...
Hatice AK
Ağlaştık sarsılarak, harlandık soğukta
Ne kadar da beklentisi varmış hayattan
Cıvıl cıvıl yüreği, dolu dolu özlemleri
Ama örmüştü ağlarını kader, kafes gibi sımsıkı
Sarmıştı karanlıklar; hayatını, geleceğini
Yıkılmıştı, yok olmuştu kuytu bir köşede
Tek derdi vardı, kurtarmak günü en azından…
Çok içten yazılmış.Küçücük halleri ile yaşam savaşları, çektikleri, itilip dövülmeleri...Nereye kadar ?
Duyarlı yüreğinizi ve güzel şiirinizi kutlarım.
TÜM YORUMLAR (9)