Bulutsuz gecelerin yanında,
ve yıldızsız göklerin koynunda,
gecesi gibi yüreğin
yürüyor güzellikte,
hani; karanlığın en karası,
en beyazı ışığın göz kamaştırması,
buluşmuş edasında gözlerin,
tutuşur küçücük bir kıcılcımıyla
göğün görkemli gününden bile
esirgediği olur ya,
işte o ender güzelliği
meyvelerin kadife ışığı teninde.
mahreminde gizlenen masum gizler,
dokununca biraz teredütler gibi,
iç gıcıklayıcı heyecanın teninde,
sevda ibrişimi dokunur mehtaba değin
dil lâl olur derin sessizliği kelimelerin
yetersizliği çaresizliğidir.
yürek atışları gecenin bulutlarına biner,
saklanmış yıldızları bulmak ister
korkusuzluğun tadı buram buram
tüterde yinede doyumsuzluğun ateşi
hasret ışığı göz kırpıştırır gibi
yanıp söner göz bebeklerinde,
bir an,
sonsuzluk meşalesi alır eline
iç çekişler hatırlatır tenin rengini
koklamak ister gibi meyvenin tadını
çaresizlik basmakları belirir mehtabda
ayrılık vaktinin çoktan başlamış tiktakları
ve,
zamanı silip en baştan alıp dünlere
güzelliğin rengiyle
hüzün reçetesini yırtıp atmaya
anbe an kararlılıkla yürümeye sevda yolunda.
13/11/2009
Nesibe BuyrukçuKayıt Tarihi : 11.1.2010 20:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!