Hatırlayışın titrek elbisesi üzerimde
Tüylerim tam tekmil acıma kıyam duruyor
Bir olup zamanı kum gibi ezmiş bakışta
İçimin kovuğunda kalmış derin neşter izi
Geceleri azar ve salar zehrini geceye
Yılanlar ürküp kaçar şehirden/zehirden
Bir odaya giriyorum
Sırtı düz adamların bizi kambur eden
Eğri dertlerini bıraktığı
-Dert değil kanca elbet-
Yorganlar
İçlerine kapanmış ve uyumuş
Saçlarını çarpınca
Şehrin medeniyet kalkanı
Rengarenk tırnaklarına
Güneş eriyip vadediyor geceyi
Evine saldıracak
Evrensel sigara düşmanı tırnaklara inat
Çay gibi olsun hayat
Demden ağladıklarım
Su gibi güldüklerim olsun
Şeker tadında erisin içime tüm sevdiklerim
Aklımı karıştırsın ince bir güzel
Camdan ruhumda saklayayım her şeyi
Düşmeden gölgelere
İzle beni sevdiğim
Benim içim su gibidir
Yorulmaz gözlerim deniz feneri gibidir
Arıyorsa seni tenhalarda
Sen ki bir yakamoz bir gemi gibisindir yalnız
Hocam bir tanesiniz ?